Yeni İlm-i Kelâm Hareketi ile ilgili bu eserin temel gayesi kelam ilmini yöntem ve içerik bakımından yenilemeye dönük olarak 19. yüzyıldan günümüze kadar ortaya konmuş çabaları anlamak, tahlil etmek, ortaya konan reçetelerin güçlü ve zayıf yönlerini ortaya çıkarmaktır. Buradan hareketle de günümüzde kelam ilminin hangi yönleriyle yenilenmeye muhtaç olduğunu tespit edip bunu gerçekleştirmek için neler yapılabileceğine dair bir projeksiyon ortaya koymaktır. Bu bağlamda elinizdeki eserde kendi dönemlerinde kel
Neden böyle bir başlık? ‘İslam’da ahlakın şartı kaç?’ da ne demek? Bir Müslüman için ‘imanın şartı’ ve ‘İslam’ın şartı’ vardır ve bunlar asırlardır bilinmektedir; fakat ‘ahlakın şartı’ diye bir şey yoktur. Bu nereden çıktı? Bu kitabın ana başlığı, haklı olarak bu ve benzeri soruları akla getiriyor olsa gerektir. Bu çalışmamızda biz, tam da bu türden sorulara cevap vermeye ve somut önerilerde bulunmaya çalışıyoruz. Bunun yanında, böyle bir sorunun meşruiyet ve makbuliyetini ve hatta mecburiyetini de savunmay
İnsanlık tarihi kabaca gözden geçirildiğinde bile, “Tanrısız” bir döneme rastlamak imkansızdır. Modern zamanlardaki kategorileştirmede din ve Tanrı insanlığın erken dönemlerine primitif bir ürün olarak gönderilmekle birlikte, Tanrı yine yoğun bir tema olarak tartışmanın konusu olmaya devam etti. Hatta din ve Tanrı’nın gelecekte işlevini yitirerek kaybolacağı şeklindeki beklenti gerçekleşmediği gibi, mitoloji postmodern dönemde kendisini yeniden gösterdi. Modernlikten itibaren Tanrı’ya “bundan sonrası benim”
Mantık konuları işlenirken Kur’an’dan örnekler verme çabası, İslam mantık tarihinde neredeyse sadece Gazali tarafından yapılmış, ama bu yaklaşım geleneksel eğitim kurumlarımızda yüzyıllardır okutulan klasikleşmiş mantık kitapları da dâhil olmak üzere pek sürdürülüp geliştirilmemiştir. Adından da anlaşılacağı üzere, bu kitabın farklarından biri, kıyas konuları da dâhil olmak üzere, örneklerin olabildiğince Kur’an’dan verilmesidir. Kitabın bir başka farkı da -yine adında da gözüktüğü üzere- klasik mantık ve i
Bu kitap; İmam-Hatip liseleri, A.Ü. Açık Öğretim Fakültesi Ön Lisans programı, İlahiyat Fakülteleri, Eğitim Fakültelerinin Doğu Dilleri Bölümü ve Arapça Okuma ve Yazmayı öğrenmek isteyen herkes için hazırlanmıştır.
Bu kitap; İmam-Hatip liseleri, A.Ü. Açık Öğretim Fakültesi Ön Lisans programı, İlahiyat Fakülteleri, Eğitim Fakültelerinin Doğu Dilleri Bölümü ve Arapça Okuma ve Yazmayı öğrenmek isteyen herkes için hazırlanmıştır.
Müslüman toplumların Batı ile karşılaşmasından itibaren bugüne kadar yaşanan gelişmeler, İslam dünyasının her bakımdan yetersizliğini ciddi anlamda faş etmiştir. Bilgi, donanım ve geliştirilen hayat pratikleri açısından oldukça görünürlük kazanan bu yetersizlik karşısında Müslümanların maluliyeti birkaç türlü incelemeye değerdir. Birincisi, kendi yetilerini geliştirmek yerine içine büzülerek ve suçluyu dışarıda arayarak vakit öldürmektedirler. İkincisi, sahip oldukları potansiyelleri geliştirmek, bilkuvve h
Kur'an ilimleri, Kur'an'ın kendi bünyesinden çıkmış ve daha sonra sistemleşmiş ilim dallarından oluşmaktadır. Ulûmü'l Kur'an veya Usûlü't-Tefsir eserlerine bakıldığında bu alanla ilgili pek çok kavramın Hz. Peygamber dönemine dayandığı ve vahiyle başladığı görülür. Hz. Peygamber'le başlayan ve sahabelerle devam eden Kur'an'ı anlama çabaları nesilden nesile intikal ederek günümüze kadar gelmiştir.
Kur'an ilimleri, bilgi alanı olarak, Kur'an'ın nasıl anlaşılacağından daha çok onu anlamaya yönelen kişinin edin
O, zamanın ters işleyen bütün toplumsal ilişkilerini ters yüz ederek düzeltmiş, cahiliye toplumundan insanlığa örnek bir nesil meydana getirmiştir.
O´nun bu büyük başarısının arkasında, en büyük ikinci mucizesi olan yaşama tarzı ve onun merkezinde bulunan Kur´an dili ve Peygamberlik misyonundaki adıyla rahmet olma özelliği yatmaktadır.
O´nun 23 yıllık peygamberlik hayatı, yaşayarak eğitme yöntemine uygun olarak geçmiş, böylece, kurduğu teoriyi pratiğe dönüştürebilmiştir.
O, sevgi dinin örnek eğitimcisi,
Doğru anlaşılması için İslam hukukçuları tarafından geliştirilmiş bir metodoloji ilmidir.Bu metod kullanılarak dini metinler(Kuran ve Sünnet nassları)tetkik edilirse daha doğru,tutarlı ve isabetli neticeler elde edilebilir.İslami ilimler içersinde en eski ve ilk metodoloji olan fıkıh usulünün önemli bir yeri olduğu malumdur.Fıkıh usulü bilgilerinin hedef kitlesine en iyi şekilde verilmesi de bir ihtiyaç ve gereklilik olarak görülmektedir.Zira İslami ilimlerle ilgilenen her kademedeki insanın fıkıh usulü hak
Heyy Güzel Çocuk!
Eğer güzel peygamberimizin seni nasıl sevdiğini merak ediyorsan, küçük sahabeleri nasıl
sevdiğine bakmalısın.
İşte bu kitap, peygamberimizin küçük arkadaşlarıyla tanıştıracak seni...
Sen de Arkadaşım Sahabe demek istiyorsan o zaman yolculuk başlasın ...Hadi ne
duruyorsun; kitabın sayfalarını çevirmeye başla hemen... Güzellerin çağına giriş yapıyoruz
şimdi...Yeryüzünün en güzelleri, seninle de arkadaş olmak için sabırsızlanıyorlar...
Bu çalışmamızda ulusal hakemli dergilerde yayımlanmış olan; imân, ibâdet ve temizlik, sû-i zan konularındaki bazı vesveselerin, dînî bazı telkinlerle tedâvî edilmesine yardımcı olabilecek bilgileri ihtivâ eden üç makale ile bunlara ilâve olarak önemli gördüğümüz diğer bazı konularla birlikte vesvesenin kaynağı, mertebeleri ve vesvesenin insana verilmesinin hikmetlerinden bazılarına işaret ettik.
Evliyanın seyir defterinin ilk sayfasında edep ve ahlâk yer alır. Yola çıkan yolcu, her türlü engel ve felaketi
sabır ve kararlılıkla aşmaya çalışır. Sevgi, ilgi, bilgi, eziyete tahammül ve hataya müsamaha ile dünyayı bir
gül bahçesine çevirir. Ölüm onun için bir son değil, yeni bir başlangıçtır. Yolcu, seyahat esnasında edep
ve ahlâktan taviz vermez. Bu iki değerin insan olmanın temel prensipleri olduğunun farkındadır. Erdemli
insan, güzel söz söyleyen değil, söylediğini yapabilendir. İçinde bulunulan anda
İslâm kültür ve medeniyetinin kurulup geliştiği IX-X. yüzyıllar, Müslümanların siyasî, idarî, sosyal ve kültürel
gelişmeler gerçekleştirdikleri dönemdir. Farklı ilim dallarına ve çeşitli zihniyet yapılanmalarına mensup
âlimlerin fikrî mücadeleleri, felsefî, fıkhî ve kelâmî tartışmaları toplumun entelektüel seviyesini yükseltmiştir.
Tasavvufun teşekkül süreci ile sınırlı bu çalışmamızda tespit ettiğimiz ve önemli bulduğumuz sonuçları şöyle
sıralayabiliriz: Dünyevîleşmeye ve ötekileştirmeye bir tepki olarak o
İslam, ana hatlarıyla iman, amel ve güzel ahlaktır. Kâmil bir mümin sahih bir imanı elde etmeli, salih
ameller işlemeli ve güzel ahlakla ahlaklanmalıdır. İslam'ın güzel ahlak boyutunu tasavvuf ilmi ele alır.
Tasavvuf, sadece zahirde kalmaktan kurtarıp dini derunî boyutuyla yaşamayı sağlar.
Günümüzde tasavvuf canlı ve aktif bir şekilde gündelik hayatımızın içinde olmakla beraber, bir ilim olarak
iyi bir derecede bilindiği söylenemez. Özellikle tasavvufun içinde görülen bir kısım insanların onu yanlış
algılam
Dünyada Ehl-i sünnet'ten sonra en çok mensubu olan
mezhep Şîa'dır. Tahminî olarak on veya on iki müslümandan
biri Şiî'dir. Şiîlerin çoğunluğunu ise İsnâaşeriyye İmâmiyyesi, fıkhî adlandırmayla Ca'ferîyye mensupları
oluşturmaktadır. Genelde Ehl-i sünnet'in hadis ve fıkıh usûlünden büyük ölçüde yararlandıkları ve usûl
konularını Şîa esaslarına göre tanzim ettikleri görülse de Şiî ulemânın kendi inanç sistemine göre
oluşturdukları bir hadis ve fıkıh metodolojisi bulunmaktadır. Bu mezhebin hadis usûlüne ve mese
İnsanların hem maddi hem de manevi yönleri mevcuttur. Maddi yönlerini, fen bilimleri ele alırken,
manevi yönlerini dini/felsefi bilimler incelemektedirler. İnsanlar, yaptıklarından hem bu dünyada hem de
ahirette sorumludurlar. Bu nedenle, her iki dünyada da mutluluğa erişebilmeleri için kendi lehlerine ve
aleyhlerine olanları bilmeleri gerekmektedir. Bu eser buna katkı sağlamak üzere soru cevap tarzında ele
alınmıştır.
Kitapta, iman esasları, kader konusu, hukuk metodolojisi, arıtılmış su ile temizlik, nama
Dua, Allah ile kul arasındaki en muhteşem, en özel ve en şeffaf bağdır. İnsan,
kullukla ve duayla Allah'a bağlanır. Rabbimiz, Dua ediniz, kabul edeyim.1
buyuruyor. Öyleyse dua, Allah ile kul arasındaki muhabbet ve iletişim merkezidir.
Dua, Allah'ın kişiye sunduğu karşılıklı aşkın sembolüdür. Böylece dua, kişinin
Allah'a gönlünü açıp O'nun tarafından karşılık bulmasıdır. Dua sayesinde insan,
Rabbi'nin ilâhî isim ve sıfatlarına öylesine odaklanır ki, böylece dünya hırslarından
sıyrılır.
Elinizdeki bu kitap, m
Ey Peygamber! Sen sadece Benim uyarılarıma kulak verip yüreklerinde ilahi cezanın korku ve endişesini
taşıyan kimselere Kur'an'la öğüt ver ve onunla uyarmaya devam et (Kaf, 45)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.
Alışveriş Sepeti
