Sonucu Daralt
Kategori
Etiketler
Yayıncı
(x)M. Ü. İlahiyat Fakültesi Vakfı Yayınları
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 96 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3
Genel olarak tefsir tarihine baktığımızda Kur'ân'ın ta¬mamını kapsayan tefsir yazma geleneğinin hâkim unsur olduğu görülmektedir. Bununla birlikte, zaman zaman müstakil sûre tefsirlerinin yazıldığı da bilinen bir gerçektir. Özellikle üzerinde yaşadığımız Anadolu coğrafyasında, hem beylikler, hem de Osmanlı devleti döneminde yazılan sûre tefsirlerinin çokluğu ve çeşitliliği dikkatlerden kaçmamakta¬dır. Buna ilaveten son zamanlarda, gerek ülkemizde gerekse İslâm dünyasının diğer bölgelerinde yapılan Kur'ân ve
220 TL.
İlahi vahyin son halkasını oluşturan Kur'an, nazil olduğu dönemin ilk muhataplarının dilini bir vasıta olarak kullanmıştır. Diğer dillerde olduğu gibi bu dilde de çokanlamlı kelimeler bulunmaktadır. Zira bir kelimenin birden fazla anlama delâlet etmesi hususu, bütün tarihi boyunca insanoğlunun kullanmış olduğu bir iletişim ve anlaşma aracı olan dil olgusunun temel özelliklerinden birisidir. Ayrıca, vahyin bu son halkasının, bu dilin bazı kelimelerine yeni -özellikle de dinî ve ahlâkî- anlamlar yükleyerek an
220 TL.
Kur'ân-ı Azîmu'ş-Şân İslâmın ve tabiî Müslümanların mukaddes Kitabıdır. Bu itibarla onun kudsiyeti önemlidir ve korunmalıdır. Fakat ne kadar esef vericidir ki, bu son zamanlarda şan, nam, şöhret, mevki, rütbe, itibar vs. gibi menfaat gözeten kimselerin yalan-yanlış, aslı-astarı olmayan, mesneti bulunmayan sözleriyle Kur'ân'ın kudsiyeti haleldar edilmekte ve Müslümanların Kur'ânî heyecanları söndürülmek istenmektedir. Bu tutum İslâmın ve tabii Müslümanların günlerini karartmakta ve geleceklerini tehdit eden
140 TL.
Dîni yetkisi, tebliğ ve tavsiyeden ibaret olan din adamının ülkemizde yasal yetkisi var olan düzen ve sistemi kötülememek şartıyla gerçekleri tavsiyeden ileri geçememektedir. Din adamı yasal olarak yaptırım gücüne sahip de değildir. Oysa hiçbir nizam, hiçbir rejim, hatta hiçbir din, ortam yani efkâr-ı umûmiye/kamu oyu hazırlanmadan ortaya çıkmadığına göre, tasavvurları renklendiren "Hakk'ın hâkim olduğu" bir rejim ve sistemin gerçekleşebilmesi de kamu oyunun hazırlanmasına ve kazanılmasına bağlıdır.
140 TL.
Bir hadisi veya hadisleri araştıracak kişide, onu ana kaynaklardan alma, hadîs ilimlerine ve ıstılahlarına vakıf olma ve ön yargılardan uzak durma gibi daha ilk başta bulundurması gereken bazı özellikler vardır. Hadîs karşısındaki duruşunu bu şekilde hazırlayan kişinin hadîsi değerlendirebilecek sağlıklı bir altyapıya sahip olduğu söylenebilir. Esasen hadîsi bütüncül bir tarzda değerlendirme işlemi bu aşamadan sonra başlayacaktır. Buna göre, sırasıyla; önce hadîsin sıhhati sened ve metin tenkidi bütünlüğünd
220 TL.
Bu eser, ulûmulKurândan kıraet ilmine dair bir çalışmadır. Sadece mütevatir kıraetleri hedef almıştır. Üç önemli bölüm halinde vücut bulmuştur. 1Kurân (kıraet ilmi) tarihi; 2İbnulCezerînin hayatı ve eserleri; 3TayyibetunNeşr ve özellikleri. Kıraet ilmi doğrudan ve dolaylı olarak, Kurânı Kerîmin hizmetine adanmış bir ilim olarak doğup, gelişmiştir. Bu ilim, inciyi koruyan sedef gibi, Kurânı Kerîmin manalarını muhafaza etmekte ve İslamî ilimler arasında, ilk sırayı işgal etmektedir. Zira diğer ilimler, yalnız
245 TL.
Tükendi
XV. yüzyılda İspanyol Kardinal Segovia'lı John (ö. 1458) gibi bazı din adamlarının Müslüman dünyanın askerî ve siyasî manevralarla alt edilemeyeceğini söyleyerek İslâm'ın teolojik argümanlarla önlenmesine yönelik önerileri o dönemde gerçekleştirilemese de özellikle XVII. ve XVIII. yüzyıllarda hayata geçirilmeye başlamıştı. Zira genel olarak Doğu ve Uzak Doğu toplumlarını, özel olarak da İslâm tarihini konu edinen oryantalizmin ilk temelleri bu dönemde atılmıştı. XVII. ve XVIII. yüzyıllarda temelleri atılan
270 TL.
Tarihi varlık alanı içerisinde dinsiz bir insan toplumu bulmak mümkün değildir. Dinle ilgili davranışları insanlara benimsetme ve bu suretle dinle bütünleşmiş kişilik kazandırma olgusu, din eğitimi olarak ifade edilmektedir. Din eğitimi, dinin özüne uygun olarak insan varlığını bütünü ile ele alır. Üzerinde durulması ve araştırılması gereken konulardan biri de, yaygın din eğitiminde önemli bir yere sahip olan vaaz konusunudur. Vaaz yoluyla eğitim, Hz. Peygamber'den günümüze kadar yaygın din eğitimi faaliye
295 TL.
Bu kitap, Hz. Peygamber'e Yahûdî ve Hristiyanlar'ın yönelttikleri soruları ve cevaplarını incelemektedir. Çalışma, İslâmî kaynaklar esas alınarak hazırlanmıştır. Zaten bu konuda Yahûdî ve Hristiyanlar'ın ilk hicrî asırlarda yazılmış kaynak niteliğinde kitapları bulunmamaktadır. Konuyla ilgili müracaat edilecek kaynaklar, Kur'ân-ı Kerîm ve hadîslerdir. Sorular ve cevaplar; bahsi geçen meselelere İslâmiyet'in, Yahûdîlik'in ve Hristiyanlık'ın yaklaşımlarını yansıtmaktadır. İncelenen mevzuları, Hz. Peygamber'in
235 TL.
İslam'la tanışmadan önce de güçlü devletler kuran Türkler, İslâm'la birlikte daha üst bir noktaya evrilmişler, büyük medeniyetler tesis etmişler, Kur'ân'dan aldıkları ilhamla hâkimiyetlerinin ulaştığı coğrafyaları maddeten ve mânen imâr etmişlerdir. Türklerin kurduğu en ihtişamlı devletlerden biri olan Devlet-i Aliyye-i Osmâniyye, medeniyet dediğimiz mefhûmun mücessem bir örneği olarak tarih sahnesinde uzun yıllar boy göstermiştir. Birçok sahada çok parlak inkişaflar gerçekleştiren Osmanlı'nın, bu terakk
133 TL.
Ebu Hanit'e İslam fıkhında kendisine kadar devam eden rey ekolü'nün asrındaki en mühim simasıdır bizzat kendisinin ifadesine göre bir mesele hakkında Hz. Peygamber'den gelenleri mutlaka kabul eder Sahabeden gelenleri seçer birini diğerine tercih eder fakat hepsini terketmezdi. Bundan başka tabiilerin içtihadına gelince kendisini onlara uyma durumunda görmezdi. Onların ictihad ettiği gibi kendisinin de ictihad edeceğini ifade ederdi. Onun içtihadında sırasıyla uyduğu esaslar kitap sünnet sahabe sözleri kıyas
220 TL.
Dini yaşamak adına hiçbir gayreti olmadığı halde "dine saygılı" olduğu iddia ve aldatmacasına sığınanlarla, dindarlık yaptığını sanarak dinin çizdiği sınırları çiğnemeye kalkışanların ve hakikate ulaştıkları iddiasıyla dini yükümlülüklerden yakayı kurtarmaya çalışanların tuhaf bir şekilde "din dışı dindarlık arayışı" noktasında birleştikleri ortadadır. Böyle bir arayış ve iddianın, gerçek dindarlık açısından herhangi bir kıymetinin olmadığı ve sadece durduk yerde sahiplerini avuttuğu gerçeği dindarlık dinde
135 TL.
Allah'ın kitabı olan Kur'ân-ı Kerîm'in kırâati; müslümanların, İslâmiyetin başlangıcından itibaren meşgul oldukları bir konudur. İbâdetlerinin kabul edilmesinin şartı olan böyle bir mesele ile ilgilenmenin yanında, ayrıca Kırâat İlmini öğrenmek ve öğretmek müslümanlar üzerine farz-ı kifâyedir. İslâmı maddi kuvvetleriyle yıkamayan İslâm düşmanlarının, bugün ilim adı altında Kur'ân-ı Kerîm'e taarruzları için, Kur'ân'ın kırâati ile ilgili yönünü hedef olarak seçmeleri, müslümanların bu konuya hassasiyetle sar
270 TL.
Kur'ân-ı Kerim İlâhî bir söz olduğu için, onun tefsirinin temel malzemesi sözdür. Kur'ân ve tefsirine ait bu temel özellik, dil bilimi çerçevesinde düşünüldüğü zaman üç ana unsurla karşılaşılır. Bunlar; lafız, mânâ ve bu iki unsur arasındaki ilişki olarak tanımlanan lafzî delâlettir. Mahiyeti lafızlar, muhtevası da bu lafızların delâlet ettiği mânâlardan oluşan Kur'ân'ın yorum yöntemi olan tefsir usulü hakkında, ?onun bünyesi lafzî delâlet üzerine kuruludur" diyebiliriz. Nitekim genel anlamda İslam ilimleri
220 TL.
Hadise ait ilmî disiplinler arasında metnin aslını tespit etmede merkezî konumda olan cerh ve ta'dîl ilminin tarihî süreci tetkik edilirken üzerinde durulması gereken en önemli dönemler arasında İslâmî ilimlerin teşekkül ettiği II. (VIII) yüzyıl yer alır. Zira bu dönemde ricâl tenkit faaliyetleri ilmî bir hüviyet kazanmış, tenkit esasları ve kavramları konulmuş ve bu dönemde oluşan râvî eleştiri birikimi sonraki dönem ricâl tenkitlerinin gelişiminde tayin edici unsur olmuştur. II. (VIII) asrın, sonrası döne
370 TL.
Klasik Islami ilimlerin temel baslangıç noktası hiç kuskusuz Kur'ân-ı Kerîm ve onun tefsiri, yorumlanması, anlasılması meselesidir. Kur'ân ayetlerinin tefsiri ve yorumlanması su?recinde Kur'ân kıraatlerinin önemli bir katkısı vardır. Kıraat ilminin sagladıgı bu hayati katkı, klasik tefsir literatu?ru? içerisinde kıraat-tefsir ilişkisini temel bir menzil tası haline getirmistir. Kıraat-tefsir iliskisi söz konusu oldugunda ise Zemahserî ve onun el-Kessâf isimli eseri tefsir literatu?ru? içerisinde temel bir k
283 TL.
Hadisin sıhhatini tesbitte isnada öncelik verilmiş olması, râvilerin rivayet açısından ehliyetlerini araştırmayı gerektirmektedir. Râvileri bu yönden inceleme görevini cerh ve ta?dîl ilmi üstlenmiştir. Münekkit muhaddisler râvilerin hadis rivayetine ehil olup olmadıklarını geliştirdikleri özel cerh ve ta?dîl terminolojisini kullanarak ifade etmişlerdir. İsnad tenkidinin sağlıklı yapılabilmesi cerh ve ta?dîl lafızlarının ve bunların delâlet ettikleri anlamların doğru olarak bilinmesini gerektirmektedir. Hadi
158 TL.
Vaazlarımızda kullandığımız, günlük hayatımızda birbirimize hatırlattığımız, kitaplarımıza koyup serlevha ettiğimiz, internet ortamında tedavülde olan nice hadîs vardır. Elbette bunlar içinde çokça sahih hadis vardır. Ama bu hadîslerin bazısı vardır ki, uydurmadır, bazısı çok zayıftır, bazısının aslı yok, bazısı ise kitaplarda bile mevcut değildir. Aslında bu, günümüzün sorunu da değildir. Eskiden beri var olan sorunlardan biridir. Bu hadîslere dikkat çekmek ve onları değerlendirmek kaçınılmazdır. Bu hadîsl
370 TL.
Anadolu, Selçuklular'ın burayı bir Müslüman-Türk yurdu haline getirdikleri XI. yüzyıla kadar birçok millet ve kültüre ev sahipliği yapmış çok önemli bir coğrafyadır. Müslümanlar, İslâmiyet'in doğduğu sırada Bizans'ın hâkimiyeti altında bulunan Anadolu topraklarına sahip olabilmek için yaklaşık dört asır süren çok çetin bir mücadele vermek zorunda kalmışlardır. Bu mücadelenin en zorlu safhalarından birini Abbâsîler dönemi teşkil eder. Zira devletin kuruluş ve yükseliş dönemini kapsayan ilk yüzyılda, Anadolu'
170 TL.
İslam dünyasında mushafın ilk basımı Kazan müslümanları tarafından 1803 yılında gerçekleştirilmiştir. Bu girişim dahi Avrupa'dan üç asır sonradır. Mushaf basımı sadece müslümanların kültürel ve eğitim konusu değildir. Mushaf basımı aynı zamanda siyaset, diplomasi ve bürokrasinin de bir konusudur. Mushafı Rusya'da müslümanlardan önce basan Catherine II bunu müslümanlar üzerinde bir hakimiyyet fırsatı olarak görmüş olmalıdır. Matbaanın dini eserlerde kullanılmasında çekinceli davranan İslam dünyası ise, bilg
145 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 96 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3