Sonucu Daralt
Kategori
Etiketler
Yayıncı
(x)Dokuz Yayınları
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 25 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Okan; dürüstlük timsali, kimseye zararı dokunmayan ve karısını deli gibi seven bir adamken, hayatı bir anda içinden çıkılmaz bir hâle gelir. İşinden kovulur. Karısı tarafından da terk edilir. Neredeyse her şeyini kaybettiğinde artık yaşayacak bir evi bile yoktur. Dürüstlük ve erdemin pek de para etmediği bu dünyada ilk kez tek başına kalmıştır. Şimdi kafasında tek bir soru vardı; dürüstlük ve erdem mi kazanacak, yoksa?
100 TL.
Üç farklı ismim vardı. Üç farklı hayatım. Peki hangisi gerçekti? Yağmurlu bir akşamüstü, ıssız bir sokakta başına aldığı ölümcül darbeyle hafızasını kaybeden genç kadın, kendine geldiğinde yaşadığı hayatın hiç de sıradan olmadığını fark eder. Birbirinden farklı insanlarla ve kimliklerle sürdürdüğü üç ayrı hayatı vardır. Bu üç karakterden hangisinin gerçek kimliği olduğunu bulmaya çalışırken etrafındaki herkes gittikçe yabancılaşır ve sevdiklerine güvenmek zorlaşır. Sıra dışı yaşantısı onu bir hedef ta
153 TL.
Öteki olmanın, ayrıksı durmanın, çaresizliğin ve tutunamayanların, "bebeği ağlayanların ve acılara tutunanların" kanayan yaralarını anlattı. Kadınların, işçilerin, öğrencilerin, çocukların, mahpus damlarında ve dışarıda esaret altında olanların, sevgiyi emek bilenlerin ve bilcümle mağdurların şarkısı, düşsüz bırakılanların düşüydü o. Herkesin sustuğu bir zamanda, "Başkaldırıyorum!" diyebilendi o. O, ne kayıp çocuklarını arayan Cumartesi Anneleri'ni yalnız bıraktı ne de İslamcı öğrencilerin başörtüsü
76 TL.
Allah kılı kırk yaracak titizlikle çalışan bir saat ustasıdır. O kadar dakiktir ki saniyesinde her şey tam zamanında olur. Ne bir saniye erken, ne bir saniye geç. Her insan için bir aşık olma zamanı vardır; birde ölmek zamanı. Aşksız geçen bir ömür beyhude yaşanmıştır. Acaba ilahi aşk peşinde mi koşmalıyım, yoksa Dünyevi, semavi ya da cismani diye sorma! Ayrımlar ayrımları doğurur. Aşkın hiçbir sıfat ve tamlamaya ihtiyacı yoktur. Başlı başına bir dün
99 TL.
İs Tanyel başarılı bir konservatuvar öğrencisidir. Sahnedeki başarısının devamlılığını sağlayabilmek uğruna adının önüne yerleştirilen birçok kötü sıfatı umursamaz. Henüz daha lise yıllarındayken, adının karıştığı kötü dedikodular geçmişine ait bir canavar gibi onu bugününe kadar takip etse de dimdik durarak, aşk olarak gördüğü tiyatro için her türlü dedikodu ve iftiraya kulak tıkar. İs'i diğerlerinden ayıran yaşadıkları, onun kendini kötü bir insan olarak kabul edip, kötü bir insan olarak yaşadığına i
102 TL.
Tükendi
Her şeyin açıklığa kavuşmasıyla beraber İs, duygusal olarak toparlanmanın yolunun uzaklaşmaktan geçtiğini düşünür. Artık yeni bir şehre, ciğerlerini yakacak yeni bir nefese ihtiyaç duymaktadır. Fakat bilmediği bir şey vardır, nereye giderse gitsin, geçmiş geçmeyecektir ve onu bir hayalet gibi takip etmeye devam edecektir. Korhan bir gölge gibi İs'i izleyip onu geri isterken, İs aşk ve gurur arasındaki o çizgide arafta kalmıştır. Serinin üçüncü kitabında çözülen tüm düğümler bir kez daha bir araya geliyor ve
200 TL.
Ne başlaması bir seçimdi ne de bitmesi. Başlangıç ile bitiş arasında bir yerlerde yaşadığımızı ispatlamaya çalışıyor ve başlayan her şeyin bitmesine şahitlik etmekten başka hiçbir şey yapmıyoruz. Hepsi bu.
31 TL.
Tükendi
Bundan yıllar yıllar önce dünya neye benziyordu? İnsanlar uzak coğrafyaları nasıl keşfetti? Avrupalılar gitmeden önce Avustralya'da kimler yaşıyordu? İnternet nasıl bulundu? Telefonu kim icat etti? Yaşadığımız dünyayı ne kadar tanıyoruz? Yüzyıllar, hatta on yıllar önce yaşadığımız dünya şimdikinden oldukça farklı görünüyordu. O zaman henüz keşfedilmemiş binlerce gereç ve coğrafi bölge vardı. Kâşifler ve mucitler yaşadığımız dünyayı şekillendiren öncüler oldular. Bugün sahip olduğumuz birçok şey, uzun yıllar
79 TL.
Mayıs, pençeleri arasına düştüğü aşka açtığı savaştan galip çıkamaz. Sıraç ile ortasına düştükleri ateşler gitgide büyüyerek yangına dönüşmeye başladığında, artık Mayıs da tıpkı Sıraç'ın ona olduğu gibi Sıraç'a geri dönülemez bir şekilde âşık olur. Her gün biraz daha büyüyen duygular, yaklaşan tehlikenin gölgesinin üzerlerine düşmesine engel olamaz. Mayıs bir seçim yapmak zorunda bırakılır. Güneşin onun için yeniden doğduğuna inandığı gün ise aslında karanlığın bastıracağı gün olacaktır. ∞ Kalbimin atışları
42 TL.
Tükendi
Geçmiş, onlar için geride kalmış karanlık bir geceden ibarettir. Yaşanan tüm karanlık gecelerin sonunda, güneşin doğuşunu el ele izleyen Sıraç ve Mayıs kurdukları aileyi yıkıma sürükleyecek her şeye birlikte göğüs gererler. Onları birbirine bağlayan aşk, aslında geleceğin yönünü bulmak için kullandığı pusuladır. O pusula sıradaki kişinin avuçlarına düşmeyi beklemektedir. Ve her yangın yeniden harlanabilmek için küllenmeye mecburdur. Bırak bir kıvılcım çaksın kaderinin üstünde. Ateş yansın kalbinin içinde. Y
40 TL.
Tükendi
Yaşadığı kayıp, Mayıs'ın hayatının asıl dönüm noktası olacaktır. İntikam ve aşk arasında kalan Mayıs, Sıraç'a duyduğu büyük aşka rağmen Mehmet Ali Karayel'den öcünü almak için kollarını sıvar. Yaşadığı büyük acıya ve omuzlarına binmiş ağır yüke rağmen iş hayatına atılan Mayıs'ın peşini bir an olsun bırakmayan Sıraç, Mayıs'ı geri kazanmak için elinden geleni yapacaktır. Yeni düşmanın nefesi ise fark etmeseler bile enselerindedir.
40 TL.
Tükendi
...Ben kimsenin canını yakmadım, onlar benim ateş olduğumu bile bile geldiler... Babamı sevmem, dedikçe anasını daha bir seviyordu belki de... Ne kadar hırçın olursa olsun, ne kadar sert ve bitirim olursa olsun ve şu koca ülke için Çirkin Kral namıyla ne kadar ulaşılmaz olursa olsun, anasının dizleri dibinde, kolları altında kara kuru bir oğlandır, Yılmaz Güney... Çocukluğumda portakal yiyemediğim günler olmuştu. Bugün bana Altın Portakal veriyorlar. Şimdi portakalın altınına sahibim. Nasıl gurur duymayayım
68 TL.
Hep anlattınız, hep yazdınız, iftira ettiniz, kendinizce yargıladınız ama bana hiç sormadınız. Nazım'dan, eşinden, dostundan beni dinlediniz. Bende Nazım olmak ne demek hiç anlamadınız. Şimdi sıra bende. Sessiz çığlıklarımın yankıları yüreklerinizi titretecek... Susmak yok artık. Haykırıyorum. Seni hudutsuzca seviyorum Nazım...
158 TL.
Siz bu yazıyı okurken benden çok uzaklarda olacaksınız. En az Süreya kadar... Yollarımız elbette kesişecek. Bakarsınız bu bir kitap olur, bir şarkı olur. Belki de elinizde tutuyorsunuzdur bu sebepleri, hem de şu an. Bu kıvılcımlar çıkmıyor boş yere, Boş yere yanmıyoruz, Sevinin! Hayatınızın yüzde kaçını kaplıyor bu mutluluk denen kavram? Hayatınızın yüzde kaçı mutluluk? Umutlanın. En az Süreya kadar... Bu yad eller dünyasında elbet buluşacağız. El ele tutuşacağız bir meydanda, Haykıracağız gökyüzüne bakarak
19 TL.
Tükendi
Gör istedim. Güzel bir manzara, yanımda sen varken anlam kazansın istedim. Duy istedim. Güzel bir nota, yanımda sen varken mana kazansın istedim. Yaşa istedim. Güzel bir an, yanımda sen varken an değil, anı olarak kalsın istedim. Gel istedim. Güzel bir yaz sabahı, yanımda sırf sen varsın diye güneş doğsun istedim.
19 TL.
Tükendi
Sonunu görmediği yolu yürümekten hep korkan bir adamdı Rezan Şahmaran. Hayal kırıklıklarına uğramaktan hoşlanmayan, insanlara çok sevmediği müddetçe bağlanmayan, sevgisini heba etmeyen bir adamdı. Zorlu yolların sonunda hayatına bir kadın girdi. Önünü arkasını düşünmeyi, olanların sonucunu ölçüp biçmeyi unutturdu ve korkusuzca sona gidebileceğini öğretti o kadın. Hesapsız kitapsız yürümenin güzel tarafını bu kadın sayesinde öğrendi. İstemediği, sevmediğini defalarca kez yüzüne vurduğu kadını bir felaketin
245 TL.
Kaçıp gitmenin imkansız olduğu bir hayata Tutunmaya çalışan iki kadın! İki kadını ayakta tutmaya çalışan yıkılmış bir adam! Adam ilk kadına elini uzattı. İkinci kadını arkasında bıraktı. Ezo teslimiyet içinde fısıldadı: Benim kaderimde sadece ikimiz vardık. Arkadan bir ses... Adam kuma karısına döndü. İlk kadını arkasında bıraktı. Beritan acıyla gülümsedi. Benim kaderim başkasına aitti. Adamın elinde bir makas, kadınların boyunlarında birer ip. Şerwan Eroğlu kimin ipini kesecekti? Hangi kadının elinden tutu
83 TL.
Tükendi
Bak orada bir başına, yaralı bir güvercin var. Bacağı kırılmış, kırıldığı yerden kırmızı bir kurdeleyle bağlanmış. Özgür bırakılmış ancak uçmaya cesareti yok. Ya ölmeyi göze alıp kanat çırpacak ya da sonsuza dek uçmanın hasreti ile yanacak. Ben Erva... Ya da Demir Yürekli bir adamın hitabıyla Güvercin... En büyük şanssızlığımdı adım. Ya da en büyük şansım... Bir adam çaldı kapımı, kendi kadar karanlık bir gecede. Ve o adam çıkardı beni kırık dökük kümesimden. Önce kanattı, sonra sardı yaralarımı. Demi
67 TL.
Tükendi
Bir kadın, herkes için kendini feda edebilir miydi? Bir adam, kendini feda eden kadının canını acımasızca yakabilir miydi? Sevenler, sevdaları uğruna ailelerini ezip onlara sırtlarını dönebilir miydi? Kadın, kendini feda etti. Adam, kadının canını yakmaya ant içti. Sevenler, sevdası uğruna herkesi hiçe saydı. Sonrası mı? Muazzam bir felaket! Berdel fırtınası iki aile arasında koptu, düşmanlığın kuyusunu daha derin kazdı. Urfa toprakları bir kere daha ölesiye nefrete şahit oldu. Bir kere daha acıyla
245 TL.
Galata Kulesi'nin bir rivayeti vardır: Galata Kulesi efsaneleri arasında yer alan belki de en ilginç efsane, en eski olanıdır. Bu efsaneye göre Romalılar şuna inanıyorlardı: Eğer bir kadın ve erkek, Galata Kulesi'ne ilk kez birlikte çıkarlarsa, onlar mutlaka evlenirler... Ama çiftlerden biri daha önce kuleye bir kere bile olsa çıktıysa bu, onlar için geçersiz sayılmaktaymış. Elbet bir gün seninle İstiklal'de el ele yürüyüp sokak çalgıcılarını dinleyeceğiz. Kalabalığa aldırış etmeden Galata sokaklarında da
68 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 25 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1