Sonucu Daralt
Kategori
Etiketler
Yayıncı
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
52 hafta, 52 sanat eseri ve bir dede-torun hikâyesi: Mona’nın Gözleri On yaşındaki Mona görme yetisini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Doktorlar hastalığın gizemini araştıradursun, Mona’nın sanatsever dedesi Henry Vuillemin’in biricik torunu için bambaşka bir reçetesi vardır: Her hafta çarşamba günü buluşacak ve birlikte Paris’in en büyük üç müzesini (Louvre, Orsay, Beaubourg) keşfe çıkacaklardır. Böylelikle Henry’nin planına göre Mona bir gün karanlığa yenik düşse bile zihninin derinliklerinde güze
320 TL.
Türkiye’de artık bir klasik haline gelen Su Üstüne Yazı Yazmak kitabının yazarı Muhyiddin Şekûr Mercan Resiflerinin Ötesi ile “Sufi Günlükleri” serisine devam ediyor. Yazar her zamanki gibi yine İlahi Rahmet’in hayatın her anına nüfuz edişini ve gündelik hayatın içine gizlenmiş irşadları fark etmeye dair dikkatli bakışıyla ayrıntı gibi görünen işaretlerin peşine düşüyor. Yirmi birinci yüzyılda yaşamanın en büyük açmazlarından olan dikkat dağınıklığıyla ilgili incelikli uyarılarda bulunuyor. Ama bunu tasavv
190 TL.
Dünyaca ünlü bir davetçi ve başta gençler olmak üzere çok geniş bir kitleye manevi ve ruhsal gelişimi İslam perspektifinden anlatan bir konuşmacı olan Yasmin Mogahed Kalbin Şifası’nda hayatın zincirlerinden kurtulmaya dair içgörüler kazandıran bir bakış açısı sunuyor. Kalbimizi bağladığımız “şeyler”, insanın maneviyatını sabote eder boyuta geçen aşk duygusu, hayatın getirdiği imtihanlar, Yaratıcımızla kurduğumuz ilişki, kadınlara kültürel olarak yüklenen ekstra zorluklar gibi temalar üzerinden bir farkındal
195 TL.
Yaşadığımız çağda hayatın anlamı üzerine o kadar yanlış tercümeler yapıldı ki kafalar karmakarışık oldu. Kavramların tercümesi yanlış yapılınca da mutsuzluk ve değersizlik hissiyle baş etmeye çalışan insanların sayısı hızla arttı. Mutlu insan için çizilen resimlerdeki klişe sahneler zihnimize öyle bir kazındı ki varlığımızı bu resimlere uydurmak için kendimizden vazgeçtik, yine de ruhumuz doymuyor. Sıradan kelimesi öyle bir yerin dibine batırıldı ki herkes farklı olmak uğruna aksesuar avına çıktı. Artık baş
170 TL.
MEDRESE USULÜ GENİŞ İZAHLI SARF VE NAHİV “BİNA” Yüce kitabımızı anlama yolunda kaleme aldığımız 1. cilt Emsile ağırlıklı sarf ve nahiv kitabimiz ile sağlam bir alt yapı oluşturduk. Şimdi ise 2. cilt olan SARF VE NAHİV içerikli BİNA kitabımız ile sağlam bir bina kurduk. Sarf ve nahiv konularını harmanlayarak hazırladığımız bina kitabımızı 35 ders olarak düzenledik. Bablar hakkında sarf ve nahiv açısından bilmemiz gereken tüm detayları kolay ve anlaşılabilir bir şekilde en üst seviyelere taşıyıp hazırlayarak
820 TL.
Dinle, diyanetle, dinî düşünce ve dinî hayatla alakalı meselelerde Cumhuriyet idaresi ve ideolojisi Osmanlı son döneminin bir devamı mı yoksa bir kırılma ve sapmaya mı işaret ediyor? Lozan sonrası Milli Mücadele ruhundan bir kopuş mu? Cumhuriyet inkılaplarının tamamı niçin doğrudan dinle irtibatlı alanlarda cereyan ediyor? Laiklik mevzuatı ve uygulamaları bugün dahil, bir asırlık Cumhuriyet tarihi boyunca niçin ısrarla muğlak ve müphem bırakıldı? Türk usulü laiklik ve buna bitişen/bundan ayrışan dindarlık a
2470 TL.
“Yazan biriyseniz boğazınızda onulmaz bir ur taşıyorsunuzdur, bilirim.” Ramazan Dikmen, öykülerinde olduğu gibi düzyazılarında da bir arayışın, dert edindiği meselelere ortak olacak yol arkadaşlarının peşindedir. O, yazılarında dil-kültür bağlantısını çok iyi gözetmiş, ele aldığı meseleleri derinlemesine kavrayarak ustaca ifade etmiştir. Titiz bir dil/anlatım işçisi olan Dikmen, ayrıntı ustalığı ile, metinlerini ince eleyip sık dokumuş; ironiyi yazı karakteri haline getirmiş ve böylece kısa denilebilece
320 TL.
İnsanın çöküşü tam olarak nerede başlar? Artık kendine yabancı gelmeye başlayan hayatın akıntısında boğulan insan, eski heveslerinin ve yaşam gücünün sızıntılarına tekrar ulaşabilir mi? Hayata tat veren o tuz lezzetini yitirirse, ona bir daha nasıl tuz tadı verilebilir? Çatlak, Fitzgerald’ın göz alıcı başarılardan umutsuzluğa düşüşünün hiç de ani olmayan hikâyesini anlatıyor. Eser, otuz dokuz yaşında kendisini çökmüş halde bulan yazarın, yaklaşık yirmi yıl boyunca içinde taşıdığı o derin çatlağın aslında il
200 TL.
Müslüman Sicilya’nın hikâyesi, 902 yılında son Bizans kalesinin düşmesiyle başlar, Norman istilasına kadar, tam iki yüzyıl boyunca devam eder. Bir sınır toplumu olarak Sicilya, yerli halktan göçebelere, bağlılardan mevâlîlere, gezgin tüccarlardan âlimlere, hacılardan servet sahibi askerlere ve sadakatleri değişken olup pazarlığa açık bulunan siyasî gruplara kadar çeşitli demografik bileşenlere ev sahipliği yapmıştı. Bu çeşitlilik, Sicilya’ya zengin bir tarihî portre sunmuş, bir yandan da bu kadim bölgeyi k
270 TL.
Yazar dünya üzerinde meydana gelen olaylardan ve gelişmelerden hareketle bir analiz yaparak kutsal kitaplarda, hadislerde ve bazı rivayetlerde dünyanın sonuna doğru gerçekleşecek olan ve kıyamet alametlerinden olduğu belirtilen “Melhame-i Kübra / Büyük Savaş / Armagedon” adlı bir veya bir grup savaşın yaklaşmakta olduğu tespitinde bulunmaktadır. Bunun gelecekten haber verme, gaybı bilme veya gözünün perdesinin açılmış olmasıyla bir ilgisi yoktur. Yazar öncelikle Peygamber (s.a.v.)’in hadislerini, bazı peyga
240 TL.
Erenler sohbet ile kemale erer.Yarım saat oturarak dinlediğin sohbetten aldığın sevabı, sabahlara kadar namaz (nafile) kılsan alamazsın.Sahabe-i Kiram efendilerimiz, sohbet dinleyerek yüceldi. Dereceleri yüksek oldu... Melekler 50 bin yıllık mesafeden gelip, gökyüzünü bırakıp sohbet yapılan yere, cennet bahçesine inerler. Ve sohbete gelen kimseler ile bereketlenirler, kanatlarını ayaklarının altına edeple sererler.Efendimiz ﷺ hadis-i şeriflerinde, “Ya âlim ya ilim öğrenen ya dinleyen ya da bunları seven kim
420 TL.
Beşir Ayvazoğlu'nun gözünden Turgut Cansever... Turgut Cansever sadece büyük bir mimar ve şehirci değil, doğru bildiği yolda kavgasına tek başına devam edecek cesarete bir düşünce adamıydı... Yaptığı işi ciddiye alan, başladığı her işi aynı titizlik ve ciddiyetle bitirmek isteyen... Kısa yoldan daha çok kazanmak isteyenlerin birlikte çalışmak istemedikleri bilge mimar... Ayvazoğlu'nun gözünde "bir karakter abidesi"... Turgut Cansever'le sohbetlerini gözden geçirip yeni bir düzenlemeyle tekrar okur karş
162 TL.
Pavel Artemyeviç Levaşov, 1763de Rusya maslahatgüzarı olarak geldiği İstanbulda 1771e kadar kaldı. İstanbulda bulunduğu yıllar Osmanlı-Rus ilişkilerinin belki de en gergin olduğu ve sonunda 1768-1774 Savaşının ilan edildiği bir dönemdi. Savaş ilan edilir edilmez Rusya elçilik çalışanları Yedikuleye hapsedildi. Levaşov, özgürlüğünü kazandıktan sonra 1771e kadar süren esaret yıllarına dair hatıralarını kaleme aldı. Elinizdeki kitabın ilk bölümünde Levaşovun esaret yıllarına dair hatıralarını, ikinci bölümde i
160 TL.
“Unutma yetisi, insanlığa verilmiş bir ödül müdür yoksa ceza mı? Bir tarafta hafızası en büyük düşmanı olan namıdiğer Hafıza Koleksiyoncusu, diğer tarafta ise unutkanlar ordusu… İstanbul Arkeoloji Müzesi’nde başlayan aksiyon, İstanbul Üniversitesi’nde doruğa ulaşacak ve Osmanlı Devleti’nin ilk başkenti Bursa’da son bulacak! Şifreler ve esrarengiz sembollerle örülü macera, bizi eski bir resim tablosunun penceresinden, 15. yüzyıl İstanbul, Bursa, Rodos ve İtalya’sına götürüyor. Cinayete kurban giden bir t
130 TL.
Osmanlı toplumu açısından I. Dünya Savaşı dört yıldan daha uzun sürdü. 1911 Trablusgarp Savaşı ile başlayıp Balkan Savaşları, Cihan Harbi ve Kurtuluş Savaşı ile devam eden savaş hali 1922’de sona erdi. 11 yıllık bu dramatik süreçte bir imparatorluk yıkılırken, onun küllerinden yeni Türkiye Cumhuriyeti doğdu. Bu zorlu sürecin en mağdur toplumsal kesimi cephe gerisinde kalanlar, özellikle de yoksul, kimsesiz ve korumasız kadınlar oldu. Elif Mahir Metinsoy’un, ilk kez 2017’de Cambridge University Press’ten çı
210 TL.
İslâmi bilim çağının binbir yılını kapsayan bir “binbir gece” hikâyesi Bağdat ve Isfahan. Odaklandığı farklı karakter ve anlatılarla oldukça büyülü bir roman, “bir biçimde gerçeğe tekabül etmeyen hiçbir satırının” bulunmayışıyla da son derece ayakları yere basan bir tarih anlatısı. Elaheh Kheirandish, bir “tarihî roman” olarak sunduğu bu kitapta İslâmi bilim çağının iki önemli merkezi olan Bağdat ve Isfahan şehirlerinin bilim serencamına odaklanıyor. Şans eseri eline geçen bir münazara el yazmasından y
200 TL.
Türkiye Cumhuriyeti nasıl inşa edildi? Günümüzde bu sorunun cevabı birçok farklı bakış açsısı ile farklı yorumlarla ele alınmakta ve değerlendirilmektedir. Kamuoyunu meşgul eden tartışmalara doğru bir yaklaşımla cevap vermek ne kadar mümkündür? Bu kitapta, Mondros Mütakeresi'nin nasıl imzalandığından, işgal günlerinde İstanbul'daki hayata, TBMM'nin nasıl açıldığından, Sakarya Meydan Muharebesi'ne, Sevr Anlaşması'ndan Lozan'a, Saltanatın neden kaldırıldığından Türkiye'deki anayasal sürecin nasıl başladığına,
169 TL.
Bu soruya çok az insan Mehmet Akif Ersoy kadar doğru cevap verebilirdi. Tünel, Ersoy'un abluka altındaki Gazze'de gazetecilik yaparken yaşadığı zorlu sürecin ve bu sürece eşlik eden zihinsel çabanın ürünü. Kederli, fakat umudunu yitirmemiş bir coğrafyanın topoğrafyası. Ersoy, sloganların Gazze'den duyulmadığı, hamasetin ölen çocukları kurtarmadığı gerçeğini bir tokat gibi çarpıyor yüzümüze. Dünyayla bağı kesilen Gazze'ye Gazzelilerle beraber bir tünelden giriyor; onlarla birlikte açlığı, ölümü ve ölenlerin
188 TL.
Centil Bellini dedim de... Bu Venedikli ressamı biraz daha anlatsam iyi olacak. Cennetmekân Fâtih Sultan Mehmed Han, şebîh surete pek meraklıydı ve kâfiristanda bu fende hüner sahibi çok musavvir bulunduğunu öğrenmişti. Kostanzo Efendi gibi birçokları gelip gitti, amma hiçbiri bunun kadar hünerbaz değildi. Matruş bir adam, ne sakalı var ne bıyığı. Saçları da dökülmüş, ensesindeki bir tutam kıl olmasa bizim Cevlâkîlere benzeyecek. Baba Nakkaş, huzurda çok itibar gördüğünü söylemişti. Meğerse bunlar ailece mu
165 TL.
İnsanlık tarihi içinde en karanlık çağlardan birinde yaşıyoruz; insanların kâhir ekseriyetinin batıla yöneldiği, şeytanın insanlar hakkındaki zannını/arzusunu gerçekleştirerek onların çoğunluğunu saptırdığı bir dönemde bulunuyoruz. Bu hususta İblisin en tehlikeli tuzaklarının başında da insanlara faziletli(!) bir sistem olarak dayattığı ve onların da cehaletleri sebebiyle sahiplendikleri demokrasi gelmektedir. Demokrasi yüzünden insanlar ilahi vahiyle olan tüm bağlarını koparmış ve Allah'a kulluğu reddedere
155 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1