Sonucu Daralt
Kategori
Etiketler
Yayıncı
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 32-48 / Aktif Sayfa : 3
“Kendi kanununa göre yaşamak için arıya uçmak, yılana sürünmek, balığa yüzmek ve insana da muhabbet lazımdır. Bundan dolayı insan, insanları seveceği yerde onlara fenalık ederse, kuşun yüzmeye, balığın uçmaya başlaması gibi garip bir harekette bulunmuş olur. At düşmandan kendi süratli koşmasıyla kurtulur. Horoz gibi ötemediğinden bedbaht değildir; ancak, kendisine ihsan olunan süratli koşmasını kaybederse bedbahttır. Köpekte en kıymetli şey koku alma kuvvetidir. Köpek bu koku alma kuvvetini kaybederse bedb
300 TL.
SOSYALİZMİN TARİHİYLE İLGİLİ MERAK ETTİĞİNİZ HER ŞEY BU KİTAPTA! Bir zamanlar "baskı" ile ilişkilendirilen sosyalizm, bugünlerde herkesin gözünün üstünde olduğu, insanların günlük hayatlarında vergilendirme, sağlık hizmetleri ve eğitim sistemleri gibi önemli meselelerle yer etmiş bir konudur. Üstelik günümüzün karmaşık siyasi ikliminde, giderek daha fazla sayıda siyasi aday sosyalist veya demokratik sosyalist politikaları savunmaktadır. Peki ama sosyalizm nedir? Sosyalist düşüncenin kökler
243 TL.
Almanya Nasıl Vatan Oldu? Türkiye-Almanya İşgücü Anlaşması’nın 60 Yılı “Her biri toplumumuzu zenginleştirdi ve zenginleştirmeye devam ediyor. Bu kitaptaki hikâyeler bize bu insanların hangi sorunlarla ve zorluklarla karşı karşıya kaldıklarını ve kalmaya devam ettiklerini gösteriyor.” Frank-Walter Steinmeier - Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı “Bu kitap, doğdukları ülkeyi hiç unutmadan, hakkında hiçbir şey bilmedikleri Almanya’yı yeni vatan haline getiren ve yetiştirdikleri evlatlarıyla iki ülkeye de
288 TL.
Çağımızın en yetkin sosyalbilimcilerinden olan Charles Tilly, Toplumsal Hareketler, 1768-2018’de toplumsal hareketlerin doğuşu ve yayılışına dair aydınlatıcı bilgiler sunuyor. Okuru, incelenen olaylara aşina kılmak için zaman çizelgeleri ekleyen Tilly, toplumsal hareketlerin ne olduğunu, nasıl işlediklerini, neden ve nasıl diğer politik meselelerle bağlantılı olduklarını açıklıyor. Bu yeni edisyonda Ernesto Castañeda ve öğrencileri, Tilly’nin oluşturduğu çerçeve etrafında günümüz toplumsal hareketlerine ışı
396 TL.
“Toplumsal Eylemin Yapısı toplumsal olayların bilimsel analizinde büyük bir devrim ortaya çıkaran ve birbiriyle çakışan bir teorik gelişme sürecini tahlil etmiştir. Bu çalışmada ele alınan üç büyük yazar (Pareto, Durkheim ve Weber) kesinlikle münferit olarak değil bu gelişmenin “sosyolojik” tarafına katkı veren teorisyenler olarak değerlendirilebilir ve geçen on yılın bakış açısı onların bu akım içerisindeki zirve noktalar olarak önemini azaltmaz. Esasen burada sadece üç zirve değil bütünüyle yüksek bir ala
256 TL.
Tükendi
Güç, zenginlik ve yoksulluğun kökenleri “Tarih, kaderden ibaret değildir!” Ulusların Düşüşü, tarih boyunca ulusların, özellikle de birbirine benzeyen ulusların ekonomik ve politik gelişmeleri arasında neden büyük farklılıklar olduğuna dair bir tartışma yürütüyor. Yazarlar kısaca “Neden bazı ülkeler zenginken bazıları yoksuldur?” şeklinde bir soru ortaya atıp, köleci toplumlar, feodalizm, sömürgecilik, kapitalizm ve sosyalizm uygulamaları arasında ilginç ve çok öğretici bir yolculuğa çıkıyorlar. Sömürgeler,
200 TL.
Cepçiler, çorcular, yankesiciler, düzenbazlar, ayan ablalar, silkeleyiciler, çeteler, işbitiriciler, patronlar, namuslu ve namussuz aynasızlar, savcılar, hâkimler, enayiler ve organize işler: Hırsızlık, mülkiyet kadar eski bir olgu. Hatta bugün ‘çalıyor ama çalışıyor’ denilerek siyasetçilerin olağan faaliyetinin bir parçası haline bile getirilmiş durumda. 20 yüzyılın en etkili kriminologlarından sayılan Edwin Sutherland’in, Şikago’da hırsızlık mesleğini yürüten ünlü Chic Conwell’le yaptığı işbirliğinin ürün
210 TL.
Nazar, her zaman bir başkasından gelir. En bilinen tarifiyle, sahip olduklarıma, güzelliğime dikilen kem bir bakıştır. Ancak nazar, ben ve başkası arasında cereyan eden sayısız görme, görülme, bakma, bakılma, bakışma yollarından sadece birisidir. Eğer ikimiz arasında kem bir nazar varsa, adil biçimde ilişki kurmadığımız içindir. Başkasının bakışı, doğru bir ilişkide, bakılana zarar veren bir görüngü olmaktan çıkar. Hattâ bu bakış, kendim olmak için zorunlu bir bağlantı da olabilir. Başkasının görme ve görün
250 TL.
Platon ve Aristoteles gibi antik düşünürlerde topluluk düzenine ve onun şekillerine dair birçok düşünce, hattâ sistemleşmiş düşünce bulmak zor değildir. Ortaçağ’ın Batılı ve Doğulu sayısız düşünüründe de aynı şeye rastlayabiliriz. Keza bunlara modern zamanların düşünürleri de eklenebilir. Belli tarihsel dönemlerde, toplumsal hareketler, yatağına sığmayan bir ırmak gibi içinde bulundukları ‘devlet’ kalıbından taşmış, kurtulmuşlardır. Fransız Devrimi ideallerinin ve sanayileşmenin başlangıç çağında ilk makine
315 TL.
Direniş bir toplumsal sınıfın sahip olduğu ortak hareket etme ve etkileme gücüne işaret eder. 21 yüzyılda inatçı köstebeklerin yeri ve rolü ne olacak? Diğer bir deyişle sınıf, gençlik ve direniş bu yüzyılın bugününü ve yarınını nasıl belirleyecek? Yüzyılın başında karşı karşıya kaldığımız salgınla bu sorular daha da görünür oldu. İşçi sınıfının ve gençliğin çalışma ve yaşam koşullarının doğrudan tehdit altında olduğu günlerdeyiz. Etkisizleşen sosyal haklar, çalışma yasalarının her geçen gün daha da daralan
205 TL.
Hepimiz bağlanmak için doğarız! Bağlanmak, hayata tutunabilmektir. İnsan ilk bağlanma ilişkisini ailesiyle kurar. Anne babayla çocuk arasında üç farklı bağlanma biçimi vardır: Göbek bağı, kalp bağı, beyin bağı! Göbek bağı doğmadan oluşur, ekonomik bağımsızlıkla biter! Kalp bağı, doğumla başlar, ergenlikte biraz sarsılır, mesafelerle sınanır. Beyin bağı ise, duygular kadar anlamlara da bağlıdır. Daha derin, sağlam ve güçlüdür. Beyin bağı kurmak, çocuğun iç dünyasına demir atmaktır. Bu kitap, çocuğuyla
120 TL.
16. yüzyılda İngiltere'de çeşitli fikir ve inanışların birleşiminden filizlenen ulus olma duygusu, yeşerdiği topluma katkılarıyla kısa zamanda komşu ülkelerin de dikkatini çekti. Bu duygunun neticesi olan milliyetçilik, Fransız ve Amerikan devrimlerine, uzun yıllar varlığını sürdüren faşist ve otoriter komünist rejimlere ve dünyada dengeleri yerinden oynatan birçok meseleye ön ayak oldu. Kültürden kültüre biçim değiştirse de milliyetçilik, Çin ve Japonya örneklerinde gördüğümüz üzere hemen her coğrafyaya nü
167 TL.
İnsan bilgisini, biri sosyal ve beşeri disiplinleri ima eden edebi, felsefi kültür, diğeri doğa bilimlerini (ya da pozitif bilimleri) ima eden bilim kültürü diye ayıran iki kültür tabiri C. P. Snow tarafından 1959´da icat edilmiştir. Ortada iki kültür olduğu fikri, bütün bir insanlık tarihi düşünüldüğünde çok yeni sayılır. Üstelik 1960´tan bu yana hem kavram hem de kavramın işaret ettiği olgularla ilgili şikâyet ve sorgulamalar giderek artmıştır. Akademi ve üniversitelerin örgütlenme biçimini, ders progra
290 TL.
Tarih boyunca, büyük konuşmalar büyük değişimler getirmiştir. Şiddete teşvik eden ve kontrol sağlamaktan, barışı tesis edip özgürlüğü güvenceye almaya kadar, hiçbir şey doğru yer ve zamanda, doğru içerik ve hitabetle verilen bir konuşmanın, saf, duygusal gücüne sahip değildir. Modern Dünya’yı Oluşturan 50 Konuşma, yaşadığımız dünyayı şekillendiren en etkili ve kışkırtıcı konuşmaları bir araya getiriyor. Geniş kapsamlı ve kronolojik şekilde dünyanın dört bir köşesinden alınan konuşmalar 1908’de Emmeline Pank
126 TL.
Siyaset bilimi ile sosyoloji disiplinlerinin kesişme alanı olarak tanımlanabilecek bir konumda yer alan siyaset sosyolojisinin, bu niteliğiyle sosyal bilimler dünyasının en eski disiplinlerarası alanı olduğu söylenebilir. Siyaset sosyolojisinin siyasal gruplaşma ve parti sistemlerinin toplumsal tabanları, topluluklarda (cemaatlerde) iktidar yapıları, seçkinler, çoğulculuk, toplumsal değişimin tarihsel olarak incelenmesi, demokrasi model ve kuramları, siyasal kültür gibi geleneksel ilgi alanları günümüzde de
107 TL.
Tükendi
İkinci Dünya Savaşı sonrası düşünce tarihine damgasını vuran kitaplardan biri kabul edilen Kültürlerin Yorumlanması sadece "kültür" kavramını yeniden tanımlamakla kalmaz "yorum"un işleyişine kapsam ve yetki alanına dair yepyeni bir değerlendirme sunar. Geertz 70'lerde altın çağını yaşayan yapıları ve belirlenimleriyle sosyolojinin hükümranlığının altını oyar. 1973'te bir araya getirdiği bu makalelerine metodolojik bir çatı kurmak adına ortaya attığı "Yoğun Betimleme" kuramı sosyal bilimlerde bir paradigma d
705 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 32-48 / Aktif Sayfa : 3