Sonucu Daralt
Kategori
(x)Anı - Anlatı
Etiketler
Yayıncı
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 459 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3
1968'ler. Yazılı tarihin en barbar asrının en umutlu, en ışıklı, en cesur günleriydi. Coşkun bir devrimci dalganın bütün dünyayı sarstığı, onlarca ülkede milyonlarca insanın ayağa kalkarak, "Gerçekçi ol, imkânsızı iste," diye haykırdığı günlerdi... Böyle bir dünyada, Denizler de özgürlük bayrağını Türkiye'de yükseklere taşıdılar. ABD'ye, NATO'ya, yurtlarını yerli ve yabancı sermayeye peşkeş çekmek isteyenlere en iyi cevabı eylemleriyle, yürüyüşleriyle, cesaretleriyle verdiler. Ve egemenler, bu özgürlük kaba
239 TL.
Suriye‘yle 1998’de savaşın eşiğindeydik. 2010’lu yıllara gelindiğinde ise, karşılıklı vizeleri kaldırmış, ortak Bakanlar Kurulu toplantıları yapıyorduk. Arap Baharı Mart 2011’de Suriye’ye de geldi. Sokak gösterileri bir süre sonra iç savaşa evrildi. 6,5 milyon Suriyeli ülkesinden kaçtı. Türkiye’nin yanısıra Rusya, ABD, İran, Hizbullah, cihatçı gruplar sahnenin başlıca aktörleri oldular. Suriye krizi, büyük insanlık dramlarına yol açtı. Krizin etkileri ülke sınırlarının ötesine yayıldı. Bu duruma nasıl ge
425 TL.
Hermann Hesse’nin, yapıtında izlediği yolu anlamak isteyen okurlar için gençlik dönemi eserleri arasında önem atfedip Hermann Lauscher ve Peter Camenzind kitaplarıyla birlikte andığı ve henüz yirmi bir yirmi iki yaşlarında kaleme aldığı Gece Yarısından Sonra Bir Saat masalsı atmosferiyle, Maeterlinck’in etkisi altında genç bir yazarın kendisine yarattığı düş ülkesinden ezgiler niteliğindedir. Yazarın ilk düzyazı denemelerinden, yine aynı yıllarda yazdığı, kitap sevgisine ilişkin “Novalis” öyküsü, bibliyofil
112 TL.
1962-76 yıllarında yazılmış 123 mektuptan oluşan kitapta sadece Alev Ebüzziya arşivindeki Edip Cansever mektupları yer alıyor, Alev Ebüzziya’nın Cansever’e karşılık verdiği mektuplarsa saklanmadığı için bulunmuyor. Fransa’da Türk edebiyatı alanında doktora çalışması yapan Habil Sağlam’ın yayına hazırladığı İki Satır, İki Satırdır kitabında Edip Cansever’i Kapalıçarşı’daki dükkânın asma katında şiir yazarken; Sinematek salonunda film izlerken; Beyoğlu gecelerini beyaz kadehlerle parlatırken; “Sevgili Alevc
187 TL.
Cornelius Bischoff annesi ve kız kardeşiyle birlikte Nazi zulmünden kaçarak İstanbul'a geldiğinde çocuktu. Nazi polisinin elinden kılpayı kurtuldukları bu maceralı yolculukla aştıkları, ölümle hayat arasındaki sınırdı aynı zamanda. Bischoff ailesinin İstanbul'a gelirken aradığı "güvenli bir avuç toprak, huzurlu bir yuva''ydı yalnızca. Cornelius'un bu şehirde bir "İstanbul çocuğu'' olarak ilk gençliğini geçirmesi ve yetişkinliğe adım atması böyle olmuştu işte. İlk aşkını burada yaşadı, Boğaz'ın serin suların
210 TL.
*Nigât Hanım'ın günlükleri ilk kez yeni harflerle ve tam metin olarak neşrediliyor. * Titiz bir çalışmanın ürünü olmanın yanında Nigâr Hanım'la ilgili en önemli ilmi çalışmaları yapan Naim Bekiroğlu'nun önsözünü ve notlarını ihtiva ediyor. *Nigâr Hanım mensup olduğı aile ve yazar kimliğiyle kendi döneminin önemli figürlerinden biri ve son derece kalabalık bir sosyal çevreye sahip. Bu da demek oluyor ki Günlük'te Osmanlı bürokrasisinden hanım sultanlara, dönemin politik olaylarından sosyal değişimlere, musik
390 TL.
İSLAM GARİP OLARAK GELDİ VE YİNE BAŞLADIĞI GİBİ OLACAKTIR. O HALDE NE MUTLU GARİPLERE. (Hadis-i Şerif) Kalbe düşen ani bir sancıyla başlayan önce vahşi çöllere oradan da insanın iç âlemine doğru yönelen bir arayışın hikayesi. Bu yolculuk bilginin merkezi olarak kabul edilen bir yerden vahşi çöllere doğru açılan ve bana hiç rahat yüzü göstermeyecek birçok yolculuklar zincirinin başlangıcıdır. Bayazîd-i Bestam'ın meşhur Aramakla bulunmaz, ama bulanlar ancak arayanlardır' sözünün peşinden çıkılan karşı konulma
42 TL.
Tükendi
Luan Starova, babasının düzeni bozulmuş kitap ciltlerinden birinin içinden kendisine seslenmesiyle başlıyor yolculuğuna. Babamın Kitapları, kaybedilen babanın ardından, geri gelmeyecek zamanı ve hafızayı kurtarma çabasının resmî geçidi. Babanın hatırası sadece bir kişinin değil, tasfiye edilmiş Osmanlı'nın ve Balkanlar'ın çokkültürlü geçmişinin de bir hatırlanışına dönüşüyor. Babanın kitaplığı, Stalinizm Balkanlar'ı boyunduruk altında tutarken Lenin'den Komünist Manifesto'ya, Kuran'dan Talmud'a her şeyi ve
440 TL.
Üstad Ali Ulvi Kurucu Bey, Türkiye'mizde ve Müslüman ülkelerde milyonların tanıdığı bir zat... Sevimli çehresi, Muhammedî güzel ahlâkı, ruhlara hitap eden millî, dinî şiirleri ve insanı mânevi âlemlere alıp götüren gönül sohbetleri ile bir ilim ve irfan önderi... Üstad Ali Ulvi Kurucu Bey, bir Anadolu çocuğu... İlk feyzini doğduğu muhitten aldıktan sonra yüksek tahsilini Kahire'de yapmış; son elli altı senesini Medîne-i Münevvere'de yaşamış ve orada vefat ederek, sahabîlerin yanına uzanmış mes'ud bir insan.
260 TL.
İSLAM GARİP OLARAK GELDİ VE YİNE BAŞLADIĞI GİBİ OLACAKTIR. O HALDE NE MUTLU GARİPLERE. (Hadis-i Şerif) Kalbe düşen ani bir sancıyla başlayan önce vahşi çöllere oradan da insanın iç âlemine doğru yönelen bir arayışın hikayesi. Bu yolculuk bilginin merkezi olarak kabul edilen bir yerden vahşi çöllere doğru açılan ve bana hiç rahat yüzü göstermeyecek birçok yolculuklar zincirinin başlangıcıdır. Bayazîd-i Bestam'ın meşhur Aramakla bulunmaz, ama bulanlar ancak arayanlardır' sözünün peşinden çıkılan karşı konulma
70 TL.
Tükendi
Üstad Ali Ulvi Kurucu Bey Türkiye'mizde ve Müslüman ülkelerde milyonların tanıdığı bir zat... Sevimli çehresi Muhammedî güzel ahlâkı ruhlara hitap eden millî dinî şiirleri ve insanı mânevi âlemlere alıp götüren gönül sohbetleri ile bir ilim ve irfan önderi... Üstad Ali Ulvi Kurucu Bey bir Anadolu çocuğu... İlk feyzini doğduğu muhitten aldıktan sonra yüksek tahsilini Kahire'de yapmış; son elli altı senesini Medîne-i Münevvere'de yaşamış ve orada vefat ederek sahabîlerin yanına uzanmış mes'ud bir insan... İsl
260 TL.
"Yaş çoraplarımı çıkarttım. Çantamdaki bütün çoraplarımı teker teker giydim. En son da anamın çeyizinden çıkartıp verdiği, tiftik çorapları. Onların üstüne de, botlarımızın üstüne giymediğim buz gibi kar botlarını geçirdim. Şehit Üsteğmen Erdal Kurtoğlu'nun yadigârı incecik matı ve üzerine dikili paraşüt bezini açtım. İçine girdim. Battaniyeye sarındım. Başıma çektim. Kıvrılıp, başımı, ellerimi, dizlerimi, kollarımı karnıma topladım. Anamın karnındaki gibi. Ve ölüm olmayan, ama ölüme yakın olan bir âleme do
240 TL.
Yolu kitaplardan geçen herkesin hayatında insanı derinden etkileyen eserler vardır. Kendimizi içinde bulduğumuz, bazen kahramanlarıyla yer değiştirdiğimiz eserler... Adeta kitapta anlatılan kişi bizizdir ve o hikâye bizim hikâyemizdir. O yüzden hikâyeye ve kahramanların kaderine ortak olur, onlarla birlikte acı çeker yahut seviniriz; onlarla ağlar, onlarla güleriz. Bu tür eserler arasında hatıratlar başta gelir. Çünkü biliriz ki, elimizdeki metin kurmaca değildir, bizim gibi etten kemikten bir insanın yaşan
790 TL.
''Bu kadar cehalet ancak tahsille mümkündür.'' Bu ve buna benzer pek çok özlü sözün sahibi sakallı Celal. Ne yazık ki, ardında hiç bir yazılı eser bırakmadığından bu sözleri ancak tanıkların, tanışıkların gözlem ve duyumlarından aktarabiliyoruz. Salt akıl dolu sözleriyle değil ama, yaşantısıyla, duruşuyla, ödünsüz, müdanasız tavrıyla başlı başına ''sivil'' bir karakter Sakallı Celal. Bugünlerde çokca eksikliğini hissettiğimiz, doğru bildiğinden asla şaşmayan idealist aydın tipinin en saygın örneklerinde
114 TL.
"Eşim Almanya'ya gidiyorum dediğinde hiç ses etmedim. Adını ilk defa duyuyordum. Yolculuk trenle üç gün sürüyor dediği o an anladım. Demek benden bu kadar uzağa gidiyordu." "Eşimden bant gelmiş, bütün ev teybin başındayız. Eşim bantta ‘iyisiniz inşallah' diyor bütün ev ‘iyiyiz iyiyiz' diyor, ‘köye kar inmiştir' diyor, herkes ‘indi indi' diyor. En son anasını, babasını herkesi andı, kalanlara da hasretle selam ederim dedi. İşte o kalan bendim." "Bazı aileler vardı hani, çok önemsenmezdi. Ama her bayram kapın
220 TL.
İnsan kimi zaman kendisi ile baş başa kaldığında durup geriye bakma ve geçen süre zarfında 'Acaba ne yapabildim, ne yapamadım?' sorularına cevap arama ihtiyacı duyar. Bazen başkalarının da sorduğu benzer sorularla karşılaşır ve o an için cevap bulmakta zorlanır. Eğer birinin geçmişte yaptıkları veya söyledikleri varsa ve bunları anlamlı buluyorsa, hatıralarını çağırabilmeli, güncelleyebilmeli ve kalıcı hale getirebilmelidir. Günün sonunda kişi, eski hatalarını tekrarlamaktan kurtulabileceği gibi geçmişteki
96 TL.
Ne hayatlar geçti Şehr-i İstanbul'dan; ne tatlar, ne sofralar, ne sohbetler, ne hayaller, ne hikâyeler... Hepsi artık özlem ve sevgiyle yâd edilen anılara dönüştüler. Ödüllü gastronomi ve kültür çalışmalarıyla tanıdığımız Meri Çevik Simyonidis, alanında ön plana çıkmış 32 kadınla söyleştiği İstanbul Kokulu Mutfaklar'ın bu ikinci kitabında, bu kez yemek kültürüne damga vurmuş işletmecilerden öğretim üyelerine, sanatçılardan yazarlara 32 İstanbul beyefendisiyle söyleşiyor. Simyonidis'in söyleşileriyle, geçm
87 TL.
17 Nisan 1940'ta çıkan Köy Enstitüleri kanunu, pek çok Anadolu çocuğuna o güne dek benzeri görülmemiş eğitim fırsatları sunmuştu. Cumhuriyet'in 10. yılında okula başlayan Gazipaşa-Çileli küçük Pakize de bu çocuklardan biriydi. Kızlar da Yanmaz'da çocukluğunu, köyden çıkarak ilkokula gidişini ve okul yıllarını kayda geçen Pakize Türkoğlu, bu kitabında Aksu Köy Enstitüsü ile Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsü'nde geçen öğrencilik yıllarını anlatıyor. "Kısa Süren Hasat", öğrencilerin öğretmenlerle birlikte inşa
222 TL.
"Dipçiği koltuk altıma sıkıştırdım. Tetiği azıcık ezdim. Böylece üç, belki de dört adım attım. İşte o an gördüm teröristi! En uçta yürüyordu. Kamburunu çıkarmıştı. Beş, bilemedin altı metre ötemdeydi. Ben ona bakarken, o da bana bakıyordu. Dünya sanki yok olmuş gibiydi. Sadece o, ben ve birbirimize okuduğumuz meydan vardı. İşte o koskoca ‘an'da birbirimize baktık. Gecenin o son deminde, o alacakaranlığın içinde, gözlerindeki ‘ak'ı görüyorum. Orada, o an, o çiğ beyazlıkta; nefretini, kinini, vahşiliğini ve b
275 TL.
Bu kitap, öylesine canalıcı bir hayat serüvenine dayanıyor ki, hem yazarı (baş tanığı), hem de yayıncısı için en büyük güçlük ona tek bir isim bulmak konusunda doğuyor: Down Sendromlu Oğlumla 17 yıl mı demeliydik, Yalnız Değilsiniz mi? Ben Bu İşi Başardım mı en doğru başlık olurdu, yoksa Yaşamın Dışlanan Gerçek Yüzü mü? Elçin Tapan'ın ve Erel Tapan'ın (bir o kadar da Erkan, Eran, Ela Tapan'ın) olağanüstü, ürpertici, soluk kesici aşk öyküsü başka hiçbir aşk öyküsüne benzemiyor: Onu bundan, bütün başlıklar öz
182 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 459 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3