Âkif Emre modern düşünceye eklemlenmeye çalışılan İslâmcılığı geleneğe, tarihî tecrübeye yasladı. Modern şehir ve mekân telakkisine karşı İslâm şehirlerinin altını çizdi. İslâm tarihinin ve Müslümanların ortaya koyduklarının bir kurgu değil, gerçeklik olduğunu ısrarla belirtti. Tarihimizdeki âlim, velî, üstad ve yazarların “ruhbanlar” olmadığını hatırlattı. Batı’nın ve Modernite’nin evrensel olmadığını ısrarla belirtti. İslâm düşüncesinin ve medeniyetinin ölü olmadığını, durdurulduğunu ve bundan dolayı da h

Kahramanın ArdındanErol Olçok Kitabı15 Temmuz, Türkiye için yeni bir milattır. O gece gösterilen cesaret bugün bizim birlik ve bütünlüğümüzü sağlıyor. O gece ortaya koyulan fedakârlık bugün bize üç kıtaya yeniden açılma imkânı tanıyor.Mazlumların umudu olmaya devam ediyorsak, zulme uğrayanların hakkını gür bir sesle arıyorsak, kimsesizlerin, gariplerin, muhtaçların yardımına koşabiliyorsak, o gecenin sayesindedir.15 Temmuz’u milletimiz nezdinde sıradanlaştırma, önemini yok sayma girişimlerinin hepsi, bu ülk

Ulu İslam ülkesi Endülüs, acı bir soykırıma maruz kaldı. Bu soykırım daha ilk anlarda mersiyelerle yüreklere kazındı. Annelerle çocukların arası, ruhlarla bedenlerin ayrılışı gibi açıldı. Muhteşem medeniyet, ince ve zarif üslup Haçlılar tarafından yok edildi. Bütün soykırımları unutturan bir büyük soykırım yaşandı, kutlu Endülüs’te. İstanbul, onlar için ümidin ve kurtuluşun şehriydi. Sultanlara ulaştılar, sultanlar da devrin şartlarında deniz yoluyla onların imdadına koştu. Bu kitap; Endülüs’ün başına gelen

Bu kitap, İslam Düşüncesinde Psikoloji Platformu’nun organize ettiği Psikoloji - Psikiyatri ve İslamî İlimler alanlarının dünyadaki ve Türkiye’deki öncü isimlerinin katkılarıyla düzenlenen bir dizi seminerin metin hâline getirilmesiyle oluşmuştur. Kitaptaki çalışmalar, İslam Düşüncesindeki tıp, felsefe, tasavvuf geleneklerinin kendine özgü niteliklerinin yanı sıra modern psikoloji ve psikoterapiyle ilişkilerini konu edinmiştir. “İslami İlimler” ve “Ruh Sağlığı” alanlarından her biri çok kıymetli uzmanların

Prof. Dr. Tuba Işınsu Durmuş’un tarihin her döneminde tartışılan iktidar-sanatçı ilişkisini ele aldığı Şair ve Sultan, Osmanlı edebî hamiliğini kapsayan ayrıntılı bir çalışmadır. Şair ve Sultan ayrıca okura Doğu ve Batı edebiyatlarındaki benzer hamilik sistemlerini karşılaştırmalı görme imkânı sunuyor. Muhit Kitap böylesine önemli bir esere ev sahipliği yapmaktan sevinç duyuyor.Hami-sanatçı ilişkisi gelişmiş toplumlarda hep merak edilmiş ve çeşitli araştırmalara konu olmuştur. Bu kitapta, Osmanlı sanatının