Sonucu Daralt
Kategori
Etiketler
Yayıncı
(x)Helikopter Yayınları
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 23 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Sahaflarda buldum bu romanın eski bir baskısını. Varlık Yayınları´ndan çıkmıştı. 1967 yılında, Tahsin Yücel çevirisiyle. Sayfalarını karıştırırken bir ithafla karşılaştım, şöyle diyordu: Sevgilim, bu kitabı ilk defa on beş, bilemedin on altı yaşımda okudum. O kadar bayıldım ki, bir süre Odile oldum... Sonra kitap bir biçimde yok oldu. Unutmuştum. Geçen gün sahafta görünce bir heyecan, bir heyecan... Değişmemiş... Bence hâlâ en güzel aşk hikâyelerinden biri... Sana aldım. Okuduğumda, ithafı yazana hak verdim
165 TL.
Tükendi
Kuşaktan kuşağa aktarılan destanlaşmış aşk öyküleri hep dokunaklıdır. Abélard ile Héloïse'in 12. yüzyılda, Fransa'da yaşadıkları da işte böyle öykülerden biri. Tıpkı Leyla ile Mecnun, Ferhat ile Şirin ya da Romeo ve Jülyet gibi onlar da amansız bir kaderin pençesine düşüp aşkları yüzünden acı çeken iki kişi. Engelleri aşamayıp ömürlerini hüzne ve ıstıraba bağlayanlardan. Bu kez iki sevdalıyı ayıran ailevi ve dinsel engellere rağmen kapandıkları manastırlardan birbirlerine yazdıkları mektuplar aralarındaki b
30 TL.
Tükendi
William Shakespeare sayısız kuşaklara hitap etmiş, oyunları bu gök kubbe altındaki tüm dillere çevrilmiş bir ozan. Ama acaba o ve eserleri hakkında ne kadar bilginiz var? Çoğumuz için Shakespeare biraz göz korkutucu ve (fısıldayarak söyleyebilirsiniz) azıcık da yorucu olabilir. Bazı oyunlarında uyukluyor musunuz? Olaylar kafanızı mı karıştırıyor? Merak etmeyin, bu konuda yalnız değilsiniz. O halde hakkında daha fazla bilgi edinmek, onunla daha çok yakınlaşmak, hatta çocuklarınızın ödevlerine yardımcı olmak
246 TL.
Tükendi
Echenoz'dan farklı bir roman. Bir casus romanı parodisi. Kısaca, Fransız istihbarat örgütü, üst düzey bir Kuzey Kore devlet görevlisini saflarına çekmek istiyor, bunun için de bir kadını kullanıyor. Ne mi oluyor? Herkes her şeyi yüzüne gözüne bulaştırıyor. Evet, Paris'te ve Pyongyang'da geçen eğlenceli bir hikâye. Echenoz her zamanki sivri diliyle zamanla oynuyor, imgeleri, sözcükleri dikkatle seçiyor, olaylardaki katmanlı ironiyi ortaya çıkarıyor. İnsan zaman zaman şaşırıyor, kıs kıs gülüyor, ama dikkat, b
240 TL.
Seksenli yılların sonuydu; açlıkla ne bulursak okuyorduk. Ankara Fransız Kültür Merkezinin kütüphanesine dadanmıştım ve adını duyduğum, büyük yazar olduğu söylenenlerin kitaplarını hatmediyordum. Hatta, hoş bir duygu, kimi kitapların arkasında, o kitabı daha önce alıp okumuş olanların ismi olurdu. Birçok kitapta Bilge Karasu ismine rastlamak hoşuma giderdi, sonra da gider Bilge Beye, bakın aynı kitabı ben de okudum, derdim, aynı Üç Kadında olduğu gibi. Belirtmek elzem: Ben bu kitabı Philippe Jaccottetnin mü
180 TL.
Dünyevi alemdesiniz ama bütün düşünce ve eylemlerinizi, inançlarınız biçimlendiriyor. Kuşkusuz bir çarpıklık bu, ama öyle diye gerçek dışı değil. Anlamakta zorlandığınız her olayda inancınız devreye giriyor ve yeni bir açıklama sunuyor size. Siz ise bunun doğru olamayabileceğini hissettiğiniz halde sorgulamadan kabul ediyorsunuz, çünkü hem elinizde daha iyisi yok, hem olsa bile inanç bu, öyle kolaycana sarsılmıyor. Bu insana has, doğal bir şey; ama insani olandan unutulmaz hikâyeler çıkarmak değil midir ede
25 TL.
Tükendi
Öfke, garaz, nefret, kıskançlık gibi duyguları herkes kendince ifade edebilir, her birinin ifadesi de kendince bir üstünlük taşır; ama aşk bunlara benzemez: aşkı ancak pek az insan, ona yaraşır bir içtenlik, saflık, tutku, yalınlık ve şiirsellikle resmeder. Bu yüzden, Al Yelkenler'e bir tanıtım yazmak çok güç; zira ne yazarsam yazayım, onun nakış nakış işlediği, ama nüansları ancak bu bütün tablonun içinde anlam kazanan ruhunu yansıtamam. Bir çeşit masaldır bu; ama kahramanlarının doğaüstü yetilere mazhar
21 TL.
Tükendi
9 Ocak 2007de doksan üç yaşında ölen Jean-Pierre Vernant, XX. yüzyılın yetiştirdiği en büyük Antikçağ tarihçisiydi. Ve benim dostumdu. Sorbonneun merdivenlerinde gizli gizli ince purolarından tüttürdüğümüzü, Malamoudun Eski Hint seminerlerinde yanyana oturup fısır fısır physis konuşmamızı, o müthiş kahkasını, babacanlığını ve samimiyetini unutamayacağımı biliyorum. Ama bütün bunlar Eski Yunana bakışımızı kökten değiştiren bu büyük adamı anlatmaya yetmez. Jipé derdi yakınları ona. II. Dünya Savaşı sırasında
220 TL.
İktidarını sadece kan ve ateşe borçlu olan biriyle karşılaşsaydınız, ne derdiniz ona? Ya o size ne derdi? Yaşayanlar için yapacağınız fedakârlığın ölçüsü ne olurdu, eğer ölüme mahkûmsanız? Herkes gibi sizin de hissettiğiniz oldu çaresizlik zincirlerini, ne yaptınız? Sembollerle dolu, trajik bir dünya Andreyev'in dünyası. Bu hikâyelerin ortak yanı da şu: kahramanlarının kendi geleceklerini çizebilecek güçleri yok, akıntıya kapılmışlar gidiyorlar, kim bilir nereye... Zavallı ve acınasılar; kimi zaman bir imp
24 TL.
Tükendi
Huysuz bir kadın suyu bulanmış çeşmeye benzer. Kararmış, çamurlanmış, hastalanmış ve uzaklaşmıştır iştah uyandırmaktan. İnsan susuzluktan perişan olsa bile, içemez o çamurlu sudan diyor üstat Shakespeare, kahramanı Katharina'nın ağzından. Shakespeare sahnelenmek üzere özgün bir hikâye hiç uydurmamış desek yeridir. Başına buyruk bir kadının yola getirilmesini sahneye taşımak için 14. yüzyılda İspanya'da Kastil diliyle yazılmış olan ?pek özgür kişilikli, çok ateşli bir tabiatı olan bir kadınla evlenen genç bi
210 TL.
Nedense, Turgenyev'le epey geç tanıştım. Hayır, onu daha önce okumamıştım demek istemiyorum; bir klasik Rus yazarını okumamak nasıl mümkün olabilir? Demek istediğim, ilk defa bu çeviriyi yaparken böylesine ciddiyetle okudum onu, birçok hikâyesini gözden geçirdim, bilmediğim çok şey öğrendim hakkında. Sonra sadece kendime değil, bizim edebiyat dünyamıza da şaşırdım: biraz mürekkep yalamış herkes Turgenyev'i bilir de, Türkçeye kaç kitabı çevrilmiştir tanrı aşkına? Tolstoy'un gençliğindeki hamisi, efsanevi Sov
170 TL.
Öykülerinde günlük yaşamdan sahneleri, kırtasiyeciliği ve rüşveti hicveden Mihail Mihayloviç Zoşçenko Sovyet mizah edebiyatının en önemli isimlerinden. Sözcükleri bilinçli olarak yanlış kullanması nedeniyle başka dillere çevrilmesi zor bir yazar. 1930'lardan sonra Sovyet yönetiminin eleştirileriyle karşılaşmaya başladı. 1943'te Oktyabr dergisinde tefrika edilen anıları ikinci bölümünden sonra yayından kaldırıldı. 1946'da ?Priklyuçeniya obezyany (Bir Maymunun Serüvenleri) adlı öyküsü zararlı ve Sovyet halkın
190 TL.
Gamaliel, Macar faşistlerinin eline geçmemesi için ailesi tarafından Katolik Ilonka'ya emanet edilmiştir. Yahudi çocuğun köklerinden sökülen yaşamı işte böyle başlar. Elli yıl sonra New York'ta beklenmedik bir karşılaşma, eski vatansızı geçmişine kaçınılmaz bir dönüş yapmak zorunda bırakır: yarım kalan aşkları, ülkeden ülkeye savruluşları, anlaşılmaz bir kinin kendisinden koparıp aldığı kızları, tek amacı Gizli Kitap'ını tamamlamak olduğu halde geçinebilmek için yeteneksiz yazarlara ?gölge yazarlık yapmak
220 TL.
Öykü okumaya başladığım ergenlik yıllarında sürprizler yaşamak ne güzeldi. Gerçek hayatta zor yaşanan sürprizleri O. Henry'den öğrendim, hayatın doksan derece dönebileceği umuduna da o zaman kapıldım herhalde. On yaşımdayken öğretmenim Saime Hanımın verdiği, Varlık Yayınlarından çıkan Yanlış Tahmin kitabı sanıyorum okuduğum ilk O. Henry öykülerini içeriyordu. Asıl adının William Sydney Porter olduğunu, alkolün onu 40'lı yaşlarının sonunda bu dünyadan alıp götürdüğünü öğrendiğimde ise şaşa kaldım. Bizi güz
190 TL.
Fransızların Büyük Savaş dedikleri Birinci Dünya Savaşı'nı küçük bir romana sığdırmak kolay olmasa gerek. Ama iğne deliğinden Hindistan geçiren Echenoz var karşımızda. Dolayısıyla romanın tam bir Homeros destanına dönüşmesi işten bile değil. Öyle de olur, Anthime adlı roman kahramanı, türdeşlerinin bu tuhaf, müziksiz, bitmek bilmez savaş dansının tam ortasına düşer. Tek kahramanlığı sağ eline taktığı şövalye yüzüğüdür belki de. Bir şarapnel parçası sağ kolunu özenle kesip aldığında o da kalmaz geriye. Oysa
120 TL.
Bir imparator. Öyle sıradan biri de değil. Hadrianus. Edirneyi kuran adam. Londradaki son sergide, British Museumda, Türkiyedeki Sagalassus yani Burdurun Ağlasun ilçesindeki kazılarda çıkan bir heykeli de sergilendi. Sadece ayağı 80 santimetre idi. Anlayın. Büyük imparator. Ama ben bu büyük imparatorların nasıl adamlar olduğunu hep merak etmişimdir. Düşünsenize, dünyanın en büyük gücü elinizde. Ne yaparsınız? Kendinizi kaybedip, hubrise, yani çılgınlığa mı kapılırsınız, yoksa, ne yaparsınız? Tek lafınızla
260 TL.
Tükendi
İşte tuhaf bir rastlantı daha: Bu benim ikinci kez Kâtip Bertleby çevirisi yayınlayışım. İlkini yıllar önce Dost Kitabevi Yayınları arasında çıkan ve Jorge Luis Borgesin hazırladığı Babil Kitaplığı dizisi vesilesiyle çevirttirmiştik: Yusuf Eradama. Önsözü de Borgesindi. Kaya Gençin adını bilmezdim. Bir gün gökten bir roman düştü. Gökten değil tabi Yapı Kredi Yayınlarından çıktı. Gökle, bildiğiniz gibi, biz uğraşıyoruz Helikopterde! Neyse, roman, geçen yılın en iyilerindendi. Sevgili dostum Cem Akaşa göre, e
180 TL.
Tükendi
Şimdi, açıkçası, bu Echenoz büyük yazar; hakikaten büyük yazar. Bence, Fransız romanının son büyük temsilcisi; müthiş bir üslûpçu, harika bir hikâye anlatıcısı. Cidden, bu dediklerime kalpten inanıyorum. Ondan başka hangi yazar, Çekoslovakya Çekoslovakya iken, 19 Eylül 1922de Koprivnicede doğmuş, fakir bir ailenin altıncı çocuğu olan, on altı yaşında Zlindeki ayakkabı fabrikası Batada çalışmaya başlayıp, bir gün fabrikanın spor danışmanının üç-beş çocuğu zorla uzun mesafe yarışında koşturması üzerine ikinci
140 TL.
Tükendi
La Chartreuse de Parme, ilk kez 1839 yılında iki cilt olarak basılmış, Balzacın ünlü bir makalesi üzerine yeniden yazılmış ve tek cilt olarak 1842de tekrar basılmıştır.Tam da Parma Manastırını yayına hazırladığımız bu günlerde, çeşitli kitaplarda tekrar tekrar bu kitapla ilgili yorumlarla, hatıralarla karşılaşıyorum. Sanki herkes sözbirliği etmişçesine bu romanın dünyada roman diye bir şey varsa onun en iyi örneği olduğunu söylüyor. Daha geçen gün Scholemin Walter Benjamin üzerine yazdığı kitapta Benjamin b
340 TL.
Bu kitabın ayrı bir yeri var. İlk kez 1982de Adam Yayınlarından Akdeniz mavisi bir kapakla yayınlanmıştı. O zamanlar beyaz köpük rengi başlıkta Kavafisten Kırk Şiir yazıyordu, şimdi Yüz Şiir yazıyor. İlk kez o kitapla okudum ben Kavafisi. O kitapla sevdim. Cevat Çapanın çevirileri de çeviri değil, birer yeni şiirdi sanki. Tarabyalı Kavafoğlu ailesinin bu Mısır doğumlu oğlu kalkmış sanki Türkçe şiir yazıyordu, sanki ince hastalıktan yeni kurtulmuştu, sanki İskenderiye sokaklarında hala Protemaios sülalesi h
70 TL.
Tükendi
Sıralama : Göster :
Toplam 23 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1