Sonucu Daralt
Kategori
Etiketler
Yayıncı
(x)Sia Kitap
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 21 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Yolculuklar, dostluklar, tuhaf aşklar, bağımsız karakterler, sıradan insanların halleri dolduruyor Judith Hermann’ın anlatılarını. Yaz Evi, Daha Sonra ile çağdaş öykücülüğe kendi özel imzasını atan yazar, bu ikinci öykü kitabında kadınları Venedik kanallarından Norveç kasabalarına, Çek kaplıcalarından Nevada çöllerine, Norveç’te Kuzey Işıkları’nın altına kadar pek çok yerde dolaştırıyor. Biraz da ulaşılmaz kadınlar onun anlattığı, ufak bir olasılık, bir sezgi, bir duygu bir anda harekete geçmelerine ya da v
125 TL.
Size küçük mü küçük, tatlı mı tatlı, meraklı mı meraklı bir bulutun öyküsünü anlatacağız. Bu küçük bulut, kocaman bulut ailesinin içinde kendine yer bulmaya çalışırmış. Bir yandan da ne tür bir bulut olmak istediğine karar veremezmiş. Yağmur bulutu mu olsaymış, fırtına bulutu mu, yoksa yağmur damlası olup yeryüzüne mi düşseymiş! Acaba yeryüzündeki yaşam gökyüzündekinden daha mı güzelmiş ve acaba kime akıl sorabilirmiş! Sonunda yollara düşen Küçük Bulut Sirus'a siz de eşlik edip serüvenini paylaşmak ister mi
75 TL.
“Bir ev, bir cinayet. Ya da iki mi demeliyim? Peki ya ölmüş bir insanı yeniden öldürmek mümkündür müdür? Diyelim ki öldürdük; peki bu ikinci bir cinayet sayılır mı?” İngiltere’de yaşayan ancak bütün dünyaya haberler hazırlayan genç adli muhabir Mabel, aldığı ani bir telefonla Türkiye’ye döner. Bu kez çok bilinmeyenli bir cinayetin ya da suç örgütlerinin izini sürmeyecek, çocukluğundan beri en yakını saydığı, sevdiği birinin beklenmedik ölümünü örten sır perdesini aralamaya çalışacaktır. Ne var ki gelişen ol
158 TL.
Bu kitap, “demokrasi üçlemesi” olarak düşündüğüm serinin ikinci kitabıdır. Üçlemenin birincisi olan Kontrolsüz Güç’te, neye, ne kadar vergi ödediğimizi, vergi sistemimizdeki çarpıklıkları, idareye kontrolsüz bir şekilde vergileme gücü veren ve bütçe hakkını işlevsiz kılan durumlara ve daha fazlasına yer vermiştim. Kitabın tüm yazım sürecinden çıkardığım temel sonuç şuydu: “Bir ülkede vergi bilinci gelişmeden demokrasi bilinci gelişemez.” Bu kitapta ise vergilerimizin nerelere, kimlere, ne kadar ve nasıl har
84 TL.
“Elinizdeki bu çalışma, adından da anlaşılacağı gibi, kuşkusuz tarihle ilgilidir, ama kesinlikle ne toplumsal, ne budunsal, ne de tarihsel bir araştırma veya incelemedir. Bir yazarın, yazınsal çalışmaları sırasında aklına takılan veya rastlayınca bir kenara not düştüğü, izlenimleri, yorumları ve (asıl) sorularıdır sadece.” Ah Şu Biz Karabıyıklı Türkler, yazarın okurken karşısına çıkanlardan ve merak edip incelerken aldığı notlardan doğan bir çalışma. Demirtaş Ceyhun, Türklerin Orta Asya’dan Anadolu’ya geliş
91 TL.
Yeni Tarım Düzeni Tarımda yeni bir dönem, yeni bir düzen var. Pandemi, iklim krizi, kendine yeterlilik, yasaklar, kısıtlamalar, korumacılık, yoksulluk bu döneme damgasını vurdu. Gıda egemenliğinin önemi arttı. Tarım potansiyeli ve üretimi yüksek olan ülkeler yeni tarım düzeninde “zengin ülkeler” olarak adlandırılacak. Türkiye, iklimi, ürün çeşitliliği, kendine yeterli olma potansiyeli ile yeni tarım düzeninde önemli ülkeler arasında yer alabilir. Üretirse açlık, kıtlık olmaz. Üretmezse açlık da olur, kıtlık
83 TL.
STEPHEN HAWKING BAŞTA OLMAK ÜZERE DÜNYADA VE TÜRKİYE’DE BİRÇOK BİLİMİNSANI ŞUNDA HEMFİKİR: BUGÜNE KADAR YAZILMIŞ EN BAŞARILI POPÜLER BİLİM KİTABI İLK ÜÇ DAKİKA Evrenimiz bundan yaklaşık 14 milyar yıl önce oluşmaya başladı. Ancak yıldızları, gezegenleri ve yaşam formlarını meydana getiren elementlerden fizikteki temel kuvvetlere her şeyin nedeni, ilk üç dakikada olanlara dayandırılabilir. 23 Temmuz 2021 tarihinde aramızdan ayrılan Nobel ödüllü fizikçi Steven Weinberg, 1976’da yazdığı bu kitapta, o üç da
115 TL.
DENİZ “Şimdiye kadar yazdığı en iyi roman... İnsanı kendinden geçiren o ne tadına doyum olmaz cümleler öyle.” –Daily Telegraph 2005 MAN BOOKER ÖDÜLÜ John Banville, aşk, kaybetmek ve belleğin öngörülemeyen gücü hakkındaki bu zekice kotarılmış romanında okurunu orta yaşlı İrlandalı Max Morden ile tanıştırıyor. Yakın zamanda kaybettiği, aralarında mesafeli bir ilişki olan karısının ölümüyle baş edebilmek için çocukluğunda tatillerini geçirdiği sahil kasabasına geri dönmüştür Max Morden. Orada, gençliğinde tanı
70 TL.
İnsanlık tarihinin çeşitli aşamalarında yaşanan zulümler elinizdeki kitabın konusu. Tıbbın Öyküsü ile tanınan, Bilim Akademisi’nin kurucularından duayen nörolog Prof. Dr. Cumhur Ertekin’in, aydın bilinciyle kaleme aldığı bir döküm. Tarih boyunca insanın insana yönelik eziyetini çok farklı örneklerle gözler önüne seriyor: Çin Seddi gibi çılgın projelerden Roma’nın deli imparatorlarına, piramitleri inşa eden tarih öncesi Mısır’dan 1 Mayıs’ta kanı dökülen endüstri çağının işçilerine, Hristiyan engizisyonlarınd
110 TL.
"...Hayal kırıklığı insanı öldürmüyor, yengecim! Yalnızca, yaşama azmimiz bir parça eksiliyor; başka bir şey olmuyor... Bir defa daha ayağa kalkana kadar, eskisi gibi gülmeye başlayana kadar, günlük işlerin hengâmesine tekrar dönene kadar, bir vakit bocalıyoruz. Sonra yara izi gibi bir şey kalıyor... Zamanla kabuk bağlıyor. Elin hep oraya gidiyor; kaşıyorsun... İnsanın, diliyle eksik dişini yoklamasına benziyor. Sonra kaşımamayı, yoklamamayı öğreniyorsun." Mino'nun Siyah Gülü, bir dönem romanı. 12 Eylül da
90 TL.
Türkiye'nin çimentosu olan Lozan ve Montrö antlaşmalarının yerin dibine sokulduğu, Türkiye'yi yöneten kadronun, Suriye macerasından sonra şimdi de Libya üzerinden "çılgın" projeler ürettiği, adeta ülkenin geleceği ile kumar oynadığı, kan ve ateş vaat eden bir karanlık süreçten geçiyoruz!.. "Demokratik seçim", Türkiye'nin yurtsever insanlarının ve muhalefetteki partilerin yaşadığımız bu karanlık süreci son derece dikkatli takip etmesi için de bir işaret fişeği niteliğindedir aynı zamanda!.. O "demokratik seç
63 TL.
Merhaba çocuklar... Zozo bir zürafa. Hem küçük, hem sevimli, hem de çok şirin bir çocuk zürafa. Daha çocuk ama boyu çok uzun. Çünkü zürafalar uzun boylu, uzun boyunlu olurlar. Zozo da tıpkı senin gibi, arkadaşların gibi oyun oynamayı, eğlenmeyi, gezip görmeyi çok seviyor. Bir de çok meraklı olduğunu söylemeliyiz. Meraklı, çünkü o kocaman bir ormanda yaşıyor. Çocuk olduğu için de yaşadığı dünyayı tanımak, bilmek, anlamak istiyor. Ama Zozo'nun pek büyük bir derdi var, ona nasıl çözüm bulacağını da bilemiyor.
65 TL.
ATATÜRK VE CAN YOLDAŞI NURİ CONKER Çankaya'nın silahşorlarından olarak anılan Nuri Conker asker, siyaset adamı, idareci ve en önemlisi eşsiz bir dosttu Mustafa Kemal için. Selanik'ten başlayıp sonsuzluğa gidinceye kadar birbirlerini bir an bile bırakmadılar. Bu kitapta hem Mustafa Kemal'in hem de Nuri Conker'in hayatına çok yakından tanık olacak, daha önce hiç duymadığınız anıları okuyacaksınız. Nuri Conker'i Mustafa Kemal'den ayrı düşünmek mümkün değildir. Çocukluktan başlayıp son anlarına kadar ayrılmayan
68 TL.
Şişli'deki üç katlı pembe binanın perdeleri sıkı sıkıya kapalıydı. Gaz lambasının cılız ışığı, odayı hayal meyal aydınlatıyordu. Altı kişiydiler. Üzerine harita yayılmış masanın etrafında, ayaktaydılar. Talihsiz bir kuşağın çocuklarıydılar. Hayat onları hep mecbur bırakmıştı. Bıyıkları terlediğinden beri neredeyse bir gün olsun günyüzü görmemişlerdi, Çanakkale'den Trablus'a, Yemen'den Sina'ya, Balkanlar'dan Kafkaslar'a vuruşmadıkları coğrafya kalmamıştı. Ve neticede, işte bu daracık odaya sıkışmışlardı.
51 TL.
Tükendi
Hâce'nin evi Akşar'ın en güzel evi değildi. Gençliğinde Hayranî Hazretleri'nin yardımıyla yerleşmişti bu eve. Bir dönümlük arsanın intifa hakkı kudretlilerden bir müride Konya sarayından bağışlanmıştı. Üstünde derme çatma tek göz bir virane vardı ki çilehanelerin ocaksız, penceresiz köhneliğinden hallice değildi. Bunu senin mülkün edelim, bedelini peyderpey ödersin, dediydi Hayranî Hazretleri. Hâce bu öneriyi bir hafta kadar gönül terazisinde tartmış, bin bir tasayla uyuyup, karabasanlarla uyanıp dilini olm
61 TL.
Bulut, Ferman, Nisan ve Zamir aynı yaşlarda dört kuzendir. Evleri birbirine çok yakın olduğu için bütün günleri bir arada, oyunlar oynayarak geçmektedir. En çok da evlerinin tam önünde yer alan çınar ağacının altında... Ancak gitmelerinin yasak olduğu iki yer vardır: Küçük göl ve eski taş değirmen. Bu değirmende görünmez şeylerin, mırıltıların olduğu, değirmenin titrediği gibi söylentiler çocukları iyice meraklandırınca gizlice oraya gitmeye karar verirler. Dört kafadar değirmene gittiklerinde hiç umm
65 TL.
Üretimden uzaklaştırılan Türkiye, tarımda hemen her ürünü ithal eder duruma geldi. Kendine yeterli olabilecekken tarımda kendi kendini adeta imha ediyor. Bu nedenle ithalat bağımlısı oldu. Tarıma verilen desteklerin, kredilerin de önemli bölümü ithalata, yani başka ülkelerin çiftçilerini desteklemeye harcanıyor... Türkiye'de yüksek girdi fiyatlarıyla üretim yapan çiftçi, ürününü çoğu zaman maliyetin altında satmak zorunda bırakılıyor. Üreticide ucuz olan tarım ürünü, tüketiciye pahalıya satılıyor. Üretici i
75 TL.
Bir İgnliiz üvinersitesinde ypalın arşaıtramya gröe, klemileirn hrflareinin hnagi srıdaa yzaldıklarıı ömneli dğeliimş asılnda... Öenmli oaln, briinci ve sonncuu herflarin yrenide olamsımyış... Çnküü, kleimleri hraf hraf dğeil, btüün oalark oykuormuşsz... Ardakai hraflrein sırsaı kıraşık da osla düüzgn ouknuyormuş. Trüban bduur. Tartıışlan mselee ne oulrsa olusn, bşınaa ve sounna trüban koyğduunda, aarda ypılaan yaınlşları görmeszin... Yaınlşları düüzgn gbii oukmyaa, düüzgn gbii anlmaaya bşlarsaın. Sbaah klk
79 TL.
Tek başına yaşayan Bayan Gage, geçimini tahta pabuçları onararak sağlamaktadır. Bir gün bir avukatlık bürosundan bir mektup alır ve uzun zamandır görüşmediği ağabeyinin vefat ettiğini öğrenir. Ağabeyi sahip olduğu her şeyi kızkardeşine bırakmıştır. Bayan Gage, hemen yola çıkar ve ağabeyinin yaşadığı kasabaya gider. Ancak orada onu bir sürpriz beklemektedir. Ağabeyinden kalanlar arasında bir de papağan vardır. Bu tuhaf papağan Bayan Gage'in hayatını tamamıyla değiştirecektir. Ünlü yazar Virginia Woolf'un çoc
42 TL.
Küçük, tozlu bir köyün kenarında kocaman bir bağ varmış. Bu bağ çok bakımlıymış ve içinde çeşit çeşit meyve ağaçları bulunuyormuş. Bağ o kadar büyükmüş ve içinde o kadar çok ağaç varmış ki, bir ucundan bakıldığında öteki ucu görünmüyormuş, dürbünle bakılsa bile görmek olanaksızmış. Bu bağda yan yana iki şeftali ağacı varmış, biri ötekinden daha genç ve daha ufakmış. Büyük ağaç her yıl güzel, iri, pembe şeftaliler verirmiş. Bu meyveler öyle güzelmişler ki insan yemeye kıyamazmış onları. Öbür, küçük ağaçta he
10 TL.
Tükendi
Sıralama : Göster :
Toplam 21 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1