Sonucu Daralt
Kategori
Etiketler
Yayıncı
(x)İndigo Kitap
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 40 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
“Göğüs kafesinde büyük bir boşlukla yaşayan bir çocuğun hangi çocuk parkında kalbini unuttuğunu bilemezsiniz.” Birbirine artık kördüğümle bağlı olan Sokak Nöbetçileri’ni ayırabilecek ve bu ailenin dağılmasına neden olabilecek güç, düşmanlarıdır; bir yandan geçmişin acılarıyla baş etmeye çalışırlarken bir yandan da düşmanlarını yenmek zorundadırlar. Kırgınlıklar, mucizeler, iç içe geçmiş hayatlar, hataların doğurduğu yıkımlar, çocukluk izleri ve vazgeçişler… Sokak Nöbetçileri, bu savaşıntan yedisi berab
260 TL.
“İnsanın ait olmak istediği yer kafasındaki dünya ve hayalleridir. Ait olduğun dünyaya eğer ulaşırsan onu kaybetmemek için gösterdiğin çaba, senin geleceğin olacak.” Dostluk ile düşmanlık arasında çok ince bir çizgi vardır ve Koza, Sokak Nöbetçileri’yle arasındaki bu ince çizgiyi aşmaya başlamıştır. Seçmek istediği yol her ne kadar düşmanlık olsa da aile bağı, kardeşlik, sevgi ve merhamet daha ağır basmaktadır. Geçmişin gizemi açığa çıktıkça ve Sokak Nöbetçileri gerçek düşmanlarla yüz yüze geldikçe aralar
303 TL.
Senin görevin kalbimi korumaktı. HEPİMİZİN ACILARI VARDI AMA BEN BU ACILARI DİLE GETİREMEYECEK KADAR TUTSAKTIM. Kâhin gözlerini bebekten ayırıp yere çevirdi ve başını salladı. “Bu o, majesteleri,” dedi. “Kehanetin bebeği. Tacın sizden sonraki sahibi, krallığın tek kurtuluşu ve kalbin taşıyıcısı.” Prenses Sara’nın kaderi, o doğmadan önce bile herkes tarafından biliniyordu. O, kehanetin bebeği ve kalbin sahibiydi; kraliçesi olacağı krallığa bolluk ve bereket getirecekti. Kehaneti öğrenen krallıklar Sara
250 TL.
Dün bitti, hikâyen devam ediyor... Yolu sana çıkmayanların yolundan ayrıldığında iyileşmeye başlayacaksın. “İnsanı insan yaralar, yaralarını yine insan sarar.” Aslolan, doğru tercihleri yapabilmek ve zor kararlar vermeyi göze alabilmektir. Olmayana değil olana odaklanmak, gidene değil kalana sarılmak ve yüreksizlere değil, her koşulda senin için yüreğini ortaya koyanlara tutunmak iyileştirecek seni. Gidenlerden kopamadıkça yaralanan ruhun, şifasını yanında duran ve asla gitmemiş olanları fark et
140 TL.
1 geldi ilk, BEN dedi. Erildi. 2’nin rahminde SEN’e evrildi. 3’te ego sahnedeydi: “BEN,” dedi SEN, “SEN,” dedi BEN. 4’ün kalbinde sabırla yumuşadı BEN, pişti SEN; tek nefes “BİZ!” dediler. 5’te merak etti BİZ, keşfetti SİZİ. 6’da artık kocaman bir aileydi: BEN, SEN, EGO, BİZ, SİZ!
195 TL.
Varlığın kendine armağan olsun, başkalarına köle değil. İnsanlar ve yaşadıkların gelip gidecek senden. Her şeyin sonunda yine kendinle baş başa kalacaksın. Acılarında, mutluluklarında ve yalnızlıklarında kendini çok daha iyi tanıyacaksın. Verdiğin emeğin, gösterdiğin sevginin ve layık olduğun değerin ne kadar kıymetli olduğunu anlayacaksın. İşte bu yüzden sevmeye önce kendinden başlayacaksın. Çünkü hayatın boyunca en uzun ve en değerli ilişkini kendinle yaşayacaksın. Aldığın nefesin de geçen günün
140 TL.
Savaşlarımı tek başıma verdiğim, kendimi yapayalnız hissettiğim ve acı çektiğim zamanlarda tanıdım uzakların yakınlığını ve yakınlarımın uzaklığını. O zaman öğrendim insanın önce kendine yaslanması gerektiğini. Geriye ne kaldı derseniz; büyük yorgunluklar, affedilemeyen kırgınlıklar ve “keşke hiç tanımasaydım” diye geçmişin tozlu raflarına kaldırdığım insanlar... Bugün baktığımda, geçmişte kimseye muhtaç olmamanın ve tek başıma ayakta durmanın huzurunu yaşıyorum. İnsanları tanımak için önce onları zamana bı
130 TL.
Gerçeklerin tüm çıplaklığıyla gözler önüne serildiği bu cesur ve büyüleyici anlatıda Dr. Vincent Di Maio ve usta suç yazarı Ron Franscell bizleri morg kapılarının ardında geçen, hayret verici otopsilerin gerçekleştirildiği bir yolculuğa çıkarıyor. Kennedy suikastı zanlısı Lee Harvey Oswald’a mezarından çıkarılıp yapılan ikinci otopsi ve Trayvon Martin’in vurulmasıyla ilgili araştırma gibi dünyada ses getirmiş ölümlerde adli tabip olarak yer alan, yirmi beş binden fazla otopsi incelemiş, Amerika Birleşik Dev
77 TL.
Tükendi
Doğduğu günden beri ailesinin son derece korumacı ve baskıcı tutumuyla yetiştirilen Efsan Erez, doğum gününde en sevdiği grubun konserine gitmek üzere kardeşiyle beraber gizlice evden çıkar. Masum bir istekle başlayan bu çıkış, Efsan’ın kendini küçük dünyasından tamamen farklı bir evrende bulmasıyla sonuçlanır. Krallıklar tarafından yönetilen topraklarda yaşayan tehlikeli yaratıkların ve büyü kullanabilen ırkların hüküm sürdüğü evrende biçare ve kimsesiz kalır. Artık o, olmaması gereken bir yerde, olmaması
128 TL.
Tükendi
Bazen sadece gitmek istersin... Şimdi geriye dönüp bakıyorum da annemin elini tutarak yürümeyi, elini tutarken yüreğine sarılmayı, babamla geçirdiğim hafta sonlarını ve hiç kırılmayacak sandığım oyuncaklarımı... Dümdüz yol varken tümsekten yürümeyi özledim ben. Annemin "Oğlum düşeceksin." derken sesindeki telaşını özledim. Taşlardan kaleler yaptığımız futbol maçlarını özledim. Herkesin oynadığı fakat kimsenin kaybetmediği oyunları... Körebe oynarken o an orada bulunan herkese güvenmeyi özledim. Şimdilerd
135 TL.
Yüz sene sonra kendini nerede görüyorsun? Bir Kürekçinin Hikâyesi En zoru da ne bilir misin? Sen vefat ettikten sonra sevdiklerin senin şahsi odanın kapısını aralamak zorunda kalacaklar. Özel eşyalarını karıştıracaklar. Oda hatıralarla dolu, yaşanmışlıklarla dolu... Kederlere şahit olmuş. Kahkahalarına eşlik etmiş dört duvar.
130 TL.
“Ama hep aynı noktaya dönüyorsun. Çocukluğuna. Senin affetmediğin değil, seni hiç affetmeyen çocukluğuna.” Sokak Nöbetçileri’nin arasına ajan olarak gönderilen Helin Aktan, karşısında bir aile bulmuştur ve o ailenin de bir ferdi olmak üzeredir fakat kendisini bir köprünün ortasında hissetmeye başlamıştır. Köprünün bir tarafında merhameti, sevgisi ve kurtuluşu vardır; diğer tarafında ise geçmişi, korkuları ve gerçek ailesi. O köprünün ortasında durmaya devam ederken sırlar yavaş yavaş açığa çıkmaya başlamış,
305 TL.
“Sen sadece yıldızların laneti değilsin, sen bir kara deliksin.” Yetmiş iki yıl önce Sirius halkının imparatorluğa isyan ettiği gece, insanlar gökyüzünde tek bir yıldız bile görememiştir. Tanrıların kendilerini terk ederek lanetlediğinden endişelenen halk, her yıl bu olayın yaşandığı günde özel güçlere sahip çocukların dünyaya geldiğine tanık olur. Yıldızların lanetiyle doğan bu çocuklar halk tarafından katledilirken imparatorluk çocukları iyileştireceğine dair bir söz verir. Sirius İmparatorluğu’nun tek vâ
200 TL.
Gücünü sevdiklerinden alan ve onlar için ayakta kalan kadınlara selam olsun. Zordur içi dışı bir kadınların anlaşılması. Zordur değerlerine göre yaşayan bu kadınların kendilerini diğerlerine anlatması. Hani zorluklarda kaçmak yerine savaşmayı seçen, düştükleri dikenli yollarda kendilerine yeni yollar çizen ve yeri geldiğinde de acılarına bile gülümseyen kadınlardan bahsediyorum. Dert anlatmak için oturdukları masalardan dert dinleyerek kalkan, inandıkları bir doğru için tüm limanları bir anda yakan ve karar
135 TL.
Asla büyük konuşma.Başkasının başına gelen her şey senin de başına gelebilir.Yokluğunun fark edilmediği, varlığının değer görmediği, başkalarının senden daha çok önemsendiği, yüzünün gülmediği yerleri ve insanları sahiplenme sakın. Sadece başkalarının hayatlarını kolaylaştırmak için varsan ve sadece fedakârlıkların sonucunda güzel sözler duyuyorsan; yani yaptıklarınla takdir ediliyor, yapmadıklarınla eleştiriliyorsan eğer, işte o zaman sessizce kır zincirlerini, yüreğini topla ve tüm acılara elveda de. Çünk
135 TL.
Sırf sevdiklerin üzülmesin diye tek başına sahiplendiğin acılar vardır. Sana anlatmadığım, anlatamadığım şeyler de var anne. Kim bilir, belki de senden öğrendim içimin fırtınalarını yüzümdeki gülümsemeyle ve dudağımdaki, “İyiyim ben,” yalanlarıyla kapatmayı. Kim bilir, belki de sen anlıyorsun gözlerimdeki acıyı. Ama ne senin sormaya dilin gidiyor ne de benim anlatmaya cesaretim yetiyor. Oysa uzanıp dizlerine, “Yoruldum artık anne!” diyerek ağlamayı ne de çok isterdim. Ama sen beni yine de iyi bil anne. Ne b
125 TL.
Ben suskun değilim, Sevdiklerim bana sağır! Sessizce yaşayan kadınlar var... Kendinden başka hiç kimseye zararı olmayan, hüzünlerini gülümsemelerinin arkasında saklayan ve artık masallara inanmayan kadınlar… Yorgunluklarını gözlerinde taşıyan, konuşmaktan bıkmış, içine kapanmış, hayatı tecrübeleriyle sorgulayan, susan ve anlaşılmayan kadınlar… Gündüzleri nafakası için çabalayan, geceleri yalnızlığına sarılan, her şeye rağmen yine de inatla ayakta kalan ve sevdikleri için yaşayan kadınlar…
135 TL.
“Solumu sevdiklerime, yolumu ise Allah’a bıraktım.” Nice güçlü kadınlar tanıdım. Başkalarının darmadağın olduğu fırtınalarda yılmayan, yıkılmayan kadınlar. Evet, kalın duvarları vardı ama yumuşacıktı yürekleri. Evet, yorgunlardı fazlasıyla ama yine de ışık saçardı gözleri. Kendini ezdirmeyen, sevdiklerinin üzerine titreyen, güvensizlik yaşasalar da insanlıklarından asla vazgeçmeyenlerdi onlar: hak yemeyen ve hakkını yedirmeyen kadınlar. Kaldıkları yerleri cennete çeviren ama kıymetleri bilinmeyen, sevdikler
115 TL.
Kaybettiğinde değil, vazgeçtiğinde yenilirsin Bütün dünya bir araya gelse ve sana geç kaldığını söylese bile, hayır, kalmadın! Aksine, tam da yeniden başlaman gereken noktadasın. Üstelik bazen öyle düşünmekten kendini alamasan da, hiçbir şey kaybetmedin. Kaybettiklerin senden gitmesi gerekenlerdi... Sen, seni daha da güzelleştirecek adımlarla yoluna devam edeceksin. Kaybettiğin için üzüldüklerinin, aslında kurtulduğun yükler olduğunu göreceksin. Mesele kaybetmekse, hayatta bu da var, kaybedeceksin; ama se
140 TL.
Tuzlu kahve gerçek aşkın sıvı halidir... Hayatta birçok kez haksızlığa uğrarız. Lakin öldüreceğini sandığımız hiçbir acıda yılmayız... Herkesin bir hikâyesi vardı. Kimi dile getirmedi acıyan yanlarını. Oturup kâğıda döktü acılarını. Kimi yalnızca sustu, içine ata ata doldu taştı... Yine de tek kelime edemedi. Hayat kimine sevebileceği nice kalpler sundu, kimse sevemedi. Elbet benim de dile getiremediğim acılarım var. Anlatmak istesem anlatılmaz... Zaten bazı acılar dile getirilemez. Getirilmek istense de ke
140 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 40 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1