Önce Oyuncak Bebeğin Güzel Gri-Yeşil Cam Gözleri Hareket Etmeye Başladı. Gözleri Ağır Ağır Kaydı Ve Nihayet Bakışları Triss’in Yüzüne Dikildi. Sonra Minik Ağız Hareket Etti. Açılıp Konuşmaya Başladı… “Sen Kim Olduğunu Sanıyorsun ? Bu Benim Ailem. ” Triss kazadan sonra uyandığında, bir şeylerin yanlış olduğunu biliyordu – hiç de kendisinde değil gibiydi. Açlığı bir türlü geçmiyor, karnı doymuyordu; saçında yapraklarla uyanıyordu ve gözyaşları örümcek ağı gibiydi… Çok geçmeden Triss başına gelenlerin ak

Mutlu son istemiyorum. Daha fazla hikâye istiyorum. Kaçak bir yetim ve tahripkâr bir kazın sıra dışı bir maceraları... Mosca Mye babasının ölümünün ardından, en yakın arkadaşı Saracenle birlikte kendine güzel bir gelecek aramak için yollara düştü. Kılavuz olarak bir konuşma üstadı ve şair olan Eponymous Clenti seçmişti. Üç maceraperest daha iyi bir yaşam umuduyla gittikleri Mandelionda kendilerini casusların, haydutların ve sağı solu belli olmayan yönetici sınıfının kural tanımayan savaşlarının ortasında bu