İstatistikler, evliliklerin uzun süreli devam etme hususunda sorun yaşadığını gösteriyor. Evliliklerin sürekliliği hususunda yaşanan bu sorunlar, toplumların sürekliliğinde de sorun potansiyeli taşıyor... Tüm dünyadaki hızlı toplumsal değişim, evliliklere de yansımış durumda. Evliliklerin kuruluş nedenleri, sorunları ve çözümleri değişiyor. Eskiden aldatma, şiddet, kumar gibi davranışlar boşanma nedeni iken, şimdilerde duygusal ihtiyaçların karşılanmaması boşanma nedeni olarak karşımıza çıkıyor. Dünyanın de

İlişkilerin Psikolojisi; Kadın & Erkek - İkinci El Ne bekliyoruz bir ilişkiden? Bizi mutlu etmesini mi? Karşımızdakinin hayatımıza girip her şeyi anlamlı kılmasını, keyifsiz giden her şeyi heyecanlı hale getirmesini, derinliğini hissedemediğimiz hayatımızı bize hissettirmesini mi? Kendi hayatını mutlu etmekte zorlanan bizler, başka birinin hayatını nasıl mutlu edebiliriz? İlişkilerde en fazla zorlandığımız yer, karşımızdakinin varlığını kabul etmektir. Karşımızdakinin hayatında olağan olan ama bizi

Ne özğürlük ne de bağlanma erkeğin içindeki huzursuzluğunu dindirir, arayışını sona erdirir Özğürken bağlanmanın, bağlıyken özğürlüğün yokluğundan huzursuz olur Erkeğin sorunu ne özğürlüktür ne de bağlanmaktır.

43 yaşında bir kimya profesörü olan Tolga Tuğ,, Evliliği devam ederken sevgilisinin evine yerleşerek evinden ayrıldı. Eşi, boşanma davası açana kadar hiçbir üzüntü hissetmediği gibi, aksine evliliğinde görmediği sevgiyi, ilgiyi ve coşkuyu görmenin mutluluğunu yaşıyordu. Eşi boşanma davası açtı. Ne oldu ki, boşandığının ertesini günü hayatı alt üst oldu. Bir yıldır sevgilisiyle süren saadet, bir kaç saatte bitti. İyi de neden? Tolga Tuğ, terapiye tam bu dönemde başladı. Her görüşme yoğun bir acıyı orta

Elif, aramızdan herhangi biri. Onunla olan ilişkisi farklı bir dünyaya kapı açtı. Hayalle gerçek arasındaki bir yaşamın kendisine getirdiği bütün olumsuzlukları, onunla yaşadı. Deli damgası vurulup, akıl hastanesinde yattığı günler hayatının en kâbus dönemleriydi. Ya, sahtekârlığın zirvesinde oturan cincilerle yaşadıkları! Ondan kurtulmak için başvurduğu bu insanların, içinde yaşadıkları düzmece hayatı gülerek izledi. Çıkmazın sonunda hayata elveda derken, Yusuf Dedeyle tanışması ve yaşama yeniden mer

Cinsellik; kadında, güvenmediği sürece bastıracağı bir davranışken, erkekte özgüveni tamamlama aracıdır. İlişkilerimizde aynı yatağı, aynı evi paylaşsak da, bedenlerimiz birbirine değsede ruhlarımız ilişmiyor. Hayatımızın, duygularımız odak noktası karşı cinsle olan ilişkilerimizdir. Sorumluluk; ilişkiyi kaybetmeyi, acı çekmeyi göze almak demektir. Emek harcamak, ilişkinin daha iyi olması için tükenene kadar mücadele etmekdir. Her ilişkinin tükeneceği zaman vardır. Hepimiz bunu biliriz. İçimizde he

Erkek dediğin sözünün eridir Erkek dediğin ağlamaz Erkek dediğin yalan söylemez Erkek dediğin güçlüdür Erkek dediğin isterse alır Erkek dediğin kendine güvenir Erkek dediğin dürüsttür Erkek dediğin boyun eğmez Erkek dediğin mücadelecidir Erkek dediğin evin reisidir Erkek dediğin çalışkandır Erkek dediğin merttir Erkek dediğin ana kuzusu değildir Erkek dediğin babasından korkmaz Erkek dediğin iktidardır Erkek dediğin adam gibi adamdır ASLINDA HİÇ DE BÖYLE DEĞİLDİR