• Teşkilat-ı Mahsusa Operasyon • Teşkilat-ı Mahsusa Uyanıyor• Teşkilat-ı Mahsusa Son Oyun

Kırk bir yıla sığdırılmış bir asırlık ömür: Enver Paşa. Balkanlardan, Çanakkale'den Erzurum'a; Trablusgarp'tan Pamir Dağları'na uzanan bir hayat... Tarih göstermiştir ki asl'olan millettir. Devletler kurulur, devletler yıkılır. Türk tarihi binlerce yıllık geçmişi ile bunun en iyi örneğidir. Unutulmamalıdır ki her şey, önce hayal etmekle başlar. Gelecek kuşaklara bırakılacak bundan daha iyi bir miras yoktur. Kısa ömrüne rağmen yakın tarihimizin en çok tartışılan şahsiyetlerinden biri de Enver Paşa'dır. İdeal

Türkiye'nin son yıllarda içinden geçtiği siyasi, ekonomik ve kültürel alandaki değişim sürecini daha net görebilmeniz açısından Teşkilat-ı Mahsusa Son Oyun'u okumanızı tavsiye ederiz. Türkiye ve Ortadoğu'daki dinleri, dilleri ve tarihten günümüze bunlar arasındaki girift ilişkileri; Dünyayı yangın yerine çeviren Evangelistlerin ve Siyonistlerin ortak yürüttükleri kirli politikaları, Ekonomi savaşların ardındaki derin yapıları ve yaptıkları usulsüzlükleri ve yeni sömürge düzenini, Ortadoğu'da oynan ahlaksız

Sultan II. Mehmed, Cuma namazının bitmesinin ardından, bembeyaz kıyafetiyle atına bindi. Atının üzerinde, belindeki kılıcı çekip askerlerine seslendi. "Yiğitlerim, bugün Allah yolunda ölme günüdür. Şanı yüce Mevlâ'nın inayetiyle bu surlar önümüzde un ufak olacaktır. Peygamberimiz Muhammed Mustafa (s.a.v)'in müjdelediği ordu sizsiniz. Artık söz söyleme vakti değildir. Allah yolunda cihat etme vaktidir. Şu duyduğunuz çan seslerinin yerine, Ezan-ı Muhammediyye'ninKonstantiniyye semalarında yükselme anı, bu an

Sultan II. Abdülhamid 11 Şubat 1918 günü cenaze arabasının üzerinde Sultan II. Mahmut türbesine doğru götürülürken, bir millet ağlıyordu ardından. İslam âleminin son şanlı sultanı, son adil halifesi toprağa gömülürken göklerle birlikte ağlayan vicdanlar sızlıyordu. Açtığı eğitim kurumları, yaptırdığı hastaneler, uzakları yakın yapan kara ve demir yolları, onun bu dünyadaki mührü oldular. Osmanlı Devleti'nin şanlı tarihinin son döneminde, adil ve büyük bir hükümdar yaşamış ve halkı için gece gündüz çalışmışt

1915'ten başlayıp 2015'e, bugüne, ulaşan Anadolu'nun bilinmeyenlerini, tarihin sır dolu labirentlerinde dolaşarak öğreneceğiniz bir eseri elinizde tutmaktasınız. Türkiye'nin Derin Tarihi'nin nakış nakış işlendiği bu romanda; Kripto Ermenileri, bin yıldan bu yana süre gelen Haç ile Hilal'in savaşını, İŞİD ve PKK gibi yakın dönem terör şebekelerinin gerçek yüzünü görme fırsatınız olacak... Metehan'dan günümüze dek varlığını sürdüren, varlığını Türk milletinin vicdanına borçlu olan Teşkilat-ı Mahsusa'nın, yen

Ortadoğu, olmaz diye beklenilen her şeyin olabileceği, kadim topraklardır. Dinlerin, milletlerin ve mucizelerin diyarı olan Ortadoğu'ya hâkim olan, Dünya'ya hâkim olur. Çağlar ötesinden günümüze devam ede gelen bu topraklardaki Hak ile Batıl'ın savaşı, kahramanlıklarla, ihanetlerle, kan ve gözyaşlarıyla kendinden söz ettirmeye devam etmektedir. Elinizdeki bu kitap; Yüce Türk Milleti'nin uhdesinde neşvünema bulmuş Teşkilat-ı Mahsusa'nın, Hakk'ın sancaktarı olmaya azmetmesini ve bu uğurda can verip can alm

Türkler tarihleri boyunca köklerini kendi yüce değerlerinden alan büyük bir kültür hazinesi meydana getirmişlerdir. Değişik coğrafyalarda, farklı topluluklarla bir arada kardeşçe yaşamlarını sürdürürlerken özlerinden taviz vermemişlerdir. Siyasette olduğu gibi sanat, edebiyat, bilim ve musikide de tarih boyunca kendilerinden söz ettirmeyi bilmişlerdir. Elinizde tutuğunuz bu kitapta; Türk Adının Ortaya Çıkışı Türklerde Sosyal Yapı Türklerde Din Türklerde Şamanizm, Fal, Büyü ve Batıl İnanışlar Türk-İslam Kül