Sonucu Daralt
Kategori
Etiketler
Yayıncı
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
(x)Mustafa Öztürk
Sıralama : Göster :
Toplam 18 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Sanayi devriminin ardından milli zenginliğin üretilmesinde sermayenin rolü hızlı şekilde güç kazanmış olduğu için tüm ekonomilerde kredi kurumu da ona paralel bir hızla ve sistemli bir şekilde gelişmiştir. Bu aşamada girişimcilik ile yatırımcılık faaliyetleri de birbirinden ayrılarak üretim faktörleri üçten dörde (emek, toprak, sermaye, teşebbüs) çıkmış; girişimcinin getirisi kâr, yatırımcının getirisi ise faiz olarak isimlendirilmiştir. Bu durum faizi, işletmeciliğin kaçınılması mümkün olmayan bir parçası
260 TL.
Bütün bilimlerin muhtaç olduğu gibi, tarih de felsefeye muhtaçtır. Çünkü Felsefenin esası akıldır, hür düşüncedir. Bu itibarla felsefe, haklı olarak bütün bilimlerin anasıdır, bilimsel gelişmenin ve ilerlemenin temelidi. Zira felsefe, aklı sınırlandıran her şeyi reddeder, bunun içindir ki Tanrı-tabiat, insan-kâinat ilişkisinde daima ilerleme sağlanmıştır. Aksi halde ilerlemenin olması mümkün değildir.Aynı şekilde tarihi yorumlama, tarihten ders çıkarma ve geleceğe yönelik ön görülerde bulunmak için felsefen
337 TL.
19. yüzyıl bir taraftan düşüşün/çöküşün kaçınılmaz süreçlerinin yaşandığı, bir taraftan da yeniden yükselişe geçmeye yönelik hâl çarelerinin arandığı ve bu yöndeki arayışların zirve noktasına ulaştığı bir dönemdir. İslam dünyasındaki çağdaşlık olgusunun genellikle 19. yüzyılın başıyla tarihlendirilmesi bu sebepledir. Bu kitaptaki yazılarda da aynı tarihlendirme esas alınacak ve söz konusu yüzyılın başlarından günümüze kadar geçen zaman içerisinde İslam dünyasındaki dinî düşünce akımlarının
330 TL.
Bilindiği gibi yakın geçmişte Kur'an kıssalarının dili ve tarihsel değeri gibi konularla ilgili birçok şey yazılıp çizildi. Ne var ki konuyla ilgili literatür bu satırların yazarını pek tatmin etmedi. Çünkü hemen tamamı geleneksel bakış açısının ürünü olan bu çalışmalardaki temel düşünceler, Allah'ın kıssa aktarımında çok titiz bir tarihçi gibi davrandığı ve arkaik zamanlara dair anlattığı her şeyin tarihî gerçeklikle aynı mahiyette olduğu gibi bir ön kabule dayandırılmıştı. Hâlbuki kıssalar her şeyden önce
499 TL.
Tarihselcilik, Kur'an'ın söylediği her şey sadece nüzul dönemindeki muhataplar içindir, demek değil, tam tersine o gün müşriklere hitap eden ayetlerin muhatabı bugün pekâlâ müminler olabilir demeyi de gerektiren bir okuma, anlama ve yorumlama biçimidir. Günümüz insanına hangi ayetin ne söylediği veya söylemediği meselesine kafa yormak ve bu konuda sonuç ortaya koymak hiç şüphesiz biz müminlerin işidir. İki yüz elli, hadi bilemediniz azami nispette üç-yüz elli ahkâm ayetinin lafzî mana sınırları dâhilinde, m
57 TL.
Tükendi
Ehl-i Sünnet ile Şia arasında asırlar boyu tartışılan muhtelif konuların mukayeseli biçimde ele alındığı bu eserin Şiayı ve Şiî Müslümanların dinî düşünce dünyasını daha yakından tanımaya ve belki bu sayede iki mezhep arasındaki kalın buz tabakasını en azından tek taraflı olarak bir nebze eritmeye vesile olacağı umulmaktadır. Bunun içindir ki eserde yer alan polemik konularının hiçbirinde Sünnîlik ya da Şiîliğin haklılığına ilişkin bir ön kabulden hareketle fikir beyan edilmemiş, konuların işlenişinde taraf
142 TL.
Tükendi
En başından itiraf etmeliyiz ki bu çalışma Kur'an tarihindeki tüm boşlukları doldurmak ve birçok karanlık noktayı tek tek aydınlatmak gibi büyük bir iddia taşımamaktadır. Çünkü kaynaklardan tedarik edebildiğimiz bilgi malzemesi böyle bir tarih yazımına imkân tanımamaktadır. Aslında bu çalışma özellikle müslüman araştırmacılara ait eserlerde hemen hemen aynıyla tekrarlanan, çoğunlukla da özgünlük değeri taşımayan görüş ve değerlendirmelerle bezeli Kur'an tarihinin resmî İnkılap tarihinden pek farklı olmaması
362 TL.
Kur'an'daki kıssalar insanoğlunun her çağda karşılaştığı olaylar ve olgularla ilgili çarpıcı anekdotlar içerir. Geçmiş peygamberler ve toplumlarla ilgili kıssalar ilk bakışta mazinin derinliklerine dair anlatımlar gibi görünse de aslında hep "şimdi"ye dairdir. Nüzûl döneminde kıssaların işaret ettiği "şimdi", Hz. Peygamber ve siretine karşılık gelir. Kur'an'da kıssaların aktarım tarzı nüzul vasatındaki aktüel duruma o denli uygundur ki herhangi bir kıssanın nazil olduğu dönem tespit edildiğinde, ilgili kıss
250 TL.
Tükendi
Peygamber Efendimiz (s.a.v.)' in getirdiği dini hakkıyla anlayıp yaşamanın yolu, onun hayatını çok iyi kavrayıp ona tâbi olmaktan geçer. Kur'ân-ı Kerîm' de Resûlullah' a tâbi olmanın gerekliliğini ifade birçok âyet vardır. Peygamberimiz de sözlerini/sünnetini belleyip başkalarına aktaran kimselere hayır duada bulunmuş, ayrıca ümmetini birçok hadîs-i şerîfleriyle dini tebliğe ve dâvete teşvik etmiştir. Dolayısıyla başlangıçtan itibaren meselenin bilincinde olan sahâbe ve sonraki nesiller onun her husustaki h
44 TL.
Tükendi
Kur'an'ı tarihselci bir perspektiften okumak, onu ölü bir belge olarak tarihe gömmek değil, vahiy edildiği tarihin kendine özgülüğü içinde okumak demektir. Bu anlam düzeyinde tarihselciliğin karşıtı evrenselcilik değil, tarihüstücülük veya daha doğru bir nitelemeyle tarih dışıcılıktır. Bu da tam olarak, tarihsel olay veya olguların gerçekte meydana geldikleri tarihsel dönem ve o döneme özgü koşulların dışında, değişik zaman dilimlerinde gerçekleşmiş olay ve olgularla birlikte düşünülmesini, bir başka deyişl
298 TL.
Bize göre çağdaşlık kavramına tümden fayda veya tümde zarar mülahazasıyla değer yüklemek, bilhassa din ve medeniyet gibi referansların merkezde yer aldığı, medeniyetler arası rekabetin ezeli-ebedi kavga ve hesaplaşma olarak algılandığı bir ideolojiye iman etmenin kaçınılmaz kıldığı körlüğün eseridir. Bu tür bir körlükle malul zihniyet, tarihin bir uğrağında kendi medeniyeti inkıraz ve intıhat gibi büyük sıkıntılarla boğuşurken, diğer bazı medeniyetlerin tabir caizse alıp başını gitmesi karşısında büyük bir
330 TL.
Yirmi üç yıla yakın bir zaman diliminde tamamlanan nüzul sürecinde Kur'an, epistemik bir nesne olarak algılanmadığı gibi hayatın akışı içerisinde ortaya çıkan her bir tikel sorunun çözümünde başvurulması gereken bir referans metni olarak da kullanılmıyordu.Hz.Peygamber'in vefatından sonraki süreçte sahâbîler de Kur'an'ı her bir mesele için kendisine müracaat edilen bir teşri kaynağı olarak kullanmadıkları gibi tek tek ayetler üzerine tefsir çalışmaları da yapmadılar.
180 TL.
Tükendi
Mademki Kuran, ilâhî mesajı Arapça dışındaki dillerle konuşup anlaşan insanlarla buluşturmak maksadıyla çevrilmektedir; o halde çeviride en önemli husus çevirmenin kaynak metinden ne anladığı değil, okuyucunun amaç metinden ne anlayacağı olmalıdır. Diğer bir deyişle, Kuran tercümesinde temel hedef, işlevselliği hedef kitle açısından optimal düzeyde bir metin üretmek olmalıdır. Tabiatıyla, çevirideki dil ve üslup okur kitlesinin anlayış ve kavrayış düzeyine uygun olmalıdır. Kısacası, çeviride okuru kaynak me
298 TL.
Klasik tefsirlerin Kur´an mesajını daha anlaşılır kılmak ve böylece ilahi kelamı avam-ı nasın daha iyi anlamasına katkıda bulunmak gibi bir amaçla yazıldığını söylemek zordur. Gerçi böyle bir maksat üzerin yazılmış tefsirler de mevcuttur; ancak ortaya çıkan ürünlerden hareketle maksadın hasıl olduğunu söylemek çok kolay değildir. Bunu temel sebebplerinden biri. Orta Çağ İslam dünyasında tefsirin, bilgi ve entektüel donanım itibarıyla elit zümrelere has bir meşguliyet alanı olmasıdır. Bu yüzden, klasik tefsi
118 TL.
Tükendi
Bu kitap Kur'an'ın dil ve metin yapısını yakından tanıma, dolayısıyla ilahi mesajı sağlıklı şekilde anlama çabasının ürünüdür. Bir giriş ve iki ana bölümden oluşan kitapta altı tartışma konusu yer almaktadır. Giriş kısmında, yeni bir söylemenin ötesinde, konuyla ilgili çeşitli bilimsel çalışmalardaki bilgileri kompoze etmek suretiyle Kur'an'ın aslında bir kelam (söz) olduğuna ilişkin bir hatırlatmada bulunulmuştur. Ana muhtevayı oluşturan tartışma konularına gelince; bunlardan ilk üçü, daha ziyade Kur'an'ın
282 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 18 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1