Sonucu Daralt
Kategori
Etiketler
Yayıncı
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
(x)Hüsnü Arkan
Sıralama : Göster :
Toplam 8 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
"...Hayal kırıklığı insanı öldürmüyor, yengecim! Yalnızca, yaşama azmimiz bir parça eksiliyor; başka bir şey olmuyor... Bir defa daha ayağa kalkana kadar, eskisi gibi gülmeye başlayana kadar, günlük işlerin hengâmesine tekrar dönene kadar, bir vakit bocalıyoruz. Sonra yara izi gibi bir şey kalıyor... Zamanla kabuk bağlıyor. Elin hep oraya gidiyor; kaşıyorsun... İnsanın, diliyle eksik dişini yoklamasına benziyor. Sonra kaşımamayı, yoklamamayı öğreniyorsun." Mino'nun Siyah Gülü, bir dönem romanı. 12 Eylül da
90 TL.
Hâce'nin evi Akşar'ın en güzel evi değildi. Gençliğinde Hayranî Hazretleri'nin yardımıyla yerleşmişti bu eve. Bir dönümlük arsanın intifa hakkı kudretlilerden bir müride Konya sarayından bağışlanmıştı. Üstünde derme çatma tek göz bir virane vardı ki çilehanelerin ocaksız, penceresiz köhneliğinden hallice değildi. Bunu senin mülkün edelim, bedelini peyderpey ödersin, dediydi Hayranî Hazretleri. Hâce bu öneriyi bir hafta kadar gönül terazisinde tartmış, bin bir tasayla uyuyup, karabasanlarla uyanıp dilini olm
61 TL.
"Annem sığıntıydı. Belki bu yüzden hep gülümsüyordu. Babam onunla birlikte kendi annesini, babasını, kendi işini, oteli de terk etmişti. Geride bıraktıkları, yani bizler, yani annem, teyzem, babaannem, dedem ve ben hep kapıya bakıyorduk. Bir gün çıkıp gelmesini bekliyorduk. Ben bu bekleme odasında doğdum işte! Büyükler hep susuyordu. Ama insan susarak da bir şey söyleyebilir. İşte ben o sözlerin içine doğdum... Sonra onlarla birlikte, babamın geri dönüşünün hayallerini kurdum. Daha çocukken beklemenin pr
123 TL.
"Ölümümün on altıncı gününde anılarımı yazmaya karar verdim ben. Öldükten sonra karşılaştığım insanlar, anılar evinde gezinmenin bir ölüye hiçbir yarar sağlamayacağını söyledilerse de onlara inanmadım. Öldüm ve Tanrı burada da yok! Ne yapabilirim? Galiba artık yaşamıyorum. Şairin kelebeği gibi, düşümde kendimi bir ölü olarak mı görüyorum, yoksa uyandım da ölmeden önce yaşadıklarımın bir düş olduğunu mu fark ettim, bilemiyorum. Ölüler yaşamaz! Hayatım boyunca kesinliğine güvendiğim biricik gerçek bilgiydi bu
155 TL.
?Aslıma dönmüştüm; çam dallarıyla birlikte sallanıyor, kozalaklarla yere düşüyor, suyla akıyordum. Bir el, hiç incitmeden ruhuma dokunuyor, okşayışlarıyla yaşamımı yoğuruyor, biçim veriyordu. Rahattım; sonunda ortaya iyi bir sanat yapıtı çıkacağından hiç kuşkum yoktu. İyi bir yaşam, iyi bir öykü, iyi bir son... Bir kitapta okumuştum; bir adam mutsuz biten öykülerin sonunu değiştiriyordu. İşi gücü buydu; öykülerin sonunu değiştirmek... Şimdi, elinde kalemle benim öykümün üstüne eğilmişti. Silgisi de vardı
117 TL.
Tayin emrim üç ay sonra çıktı. Emri aldığım günün sabahında Hasan'ı astılar. İnfaz gecesi uyumamıştık. Babam, Nuri Amca, annem ve ben, salondaki masanın çevresinde oturuyorduk. Pencerenin önündeki çıplak akasyaya konmuş suskun, korunmasız kış serçeleri gibi... Radyoyu açmıştık; bir haber bekliyorduk... Annem sık sık mutfağa gidip ağlıyordu. Nuri Amca, kımıldamaksızın önüne bakıyordu. Elleri dizlerinin üstündeydi. Omuzları çökmüştü... Konuşmuyorduk. Birbirimizin yüzüne bakamıyorduk. İnsan, sonuna kadar
88 TL.
Tükendi
Büyük hırsızlar karanlıkların çocuklarıdır; aydınlıkta önlerini göremezler, gün ışığı gözlerini kamaştırır, tökezlerler ve yerlerde sürünürler. Bu yüzden kısa süren aydınlık çağları, bir vampir gibi tabutlarının içinde geçirirler. Sonra kapak açılır. Kapağı genellikle salağın biri açar. Artık Karanlıkana hırsızı korumaya hazırdır İyi ruhlar mekânı çoktan terk etmişler, otoriteyi karanlığa bırakmışlardır. Hırsız ve Burjuva, neo-liberal dogmaların beslediği yeni bir ortaçağ tehlikesine dikkat çekmeyi amaçlay
150 TL.
Bazen sislere gömülen, bazen de tipiyle uğuldayan ova, Palandökenin devasa hayaleti, ağırlaşan toprak, ağaran tepeler, ağaran düzlükler, hastaların iniltisi, Nizamettinin oradan oraya koşuşturan silueti, hayvanlarla peksimetlerini paylaşanlar, henüz ölmüş, amele mangalarının gömmesi için şosenin kıyısına bırakılmış, çarığı, kaputu yağmalanmış, ağızları, gözleri açık kalmış erler; atıştıran kar, tipiye dönen kar, kağnıların ezgisi, moraran ayaklar, bacaklar, günden güne yakınlaşan gökyüzü, beyaz, beyaz, bey
117 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 8 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1