Yazar : Sandra M. Lynch
Çevirmen : Ferma Lekesizalın
Yayıncı : Ayrıntı Yayınları
Kategori : Genel Felsefe
Fiyat: 340.00   Liste Fiyatı : 340.00
Ürün Satışta.
Favorilere Ekle
Adet
Format : Kitap
Barkod : 9789755391380
Yayın Tarihi : 2013-09-01
Yayın Dili : Türkçe
Baskı Sayısı : 2.Baskı
Sayfa Sayısı : 117
Kapak : Karton
Kağıt : 2.Hamur
Boyut : 196 X 135
Hakkında
Yorumlar
Resimler ve Dosyalar
Dostluk umutttur. Her dostluk girişimi dünya ile benlik arasında yaşamak adına girişilen çatışmaların ezici maliyetlerini biraz olsun hafifletme çabasını içeriri. Hİçbir dış gücün dayatması olmaksızın, bir başkasna karşı duyduğumuz kendi içimizden gelen derin duygular, ona ilişkin gönüllü olarak edindiğimiz tadı bizi bireyselliğimizin dar ve sıkıntılı dört duvarından kurtarır.
Ne var ki insan, insanlığı anlama açısında bunca önem taşıyan bir eylem olarak dostluk, günümüzde felsefeci sosyal bilimciler arasında tartışılmaktan özenle kaçınılan bir klonudur. S.M. Lynch ise bu kitapta, cesur bir adım atarak konuyu tarihsel bir bağlamda tartışırken öncelikle Batı geleneği ve düşüncesinde dostluğun nasıl kavrandığı üzerinde durmaktır. Örneğin Homeros toplumunda dostluk karşılıklı bir alışveriş eylemi ve işbirliğinden ibarettir. Klasik Yunan´ da ise Platon ve Aristoteles, dostluğu Polis´ in güvenliği ve geleceği açısından, kamusal bağlamda ele alır ve kişisel bir ilişkiden çok yurttaşça bir bağlılık olarak görür.Roma Cumhuriyet,´ ndeki siyasi ve toplumsal çalkantıları bütün şiddetiyle yaşayan Cicero´ nun güç, Nüfuz, manipülasyon ve zaaf bağlamındaki tartışmalar ise dostluğu daha karmaşık yönleriyle ele alır. Nihayet on altıncı yüzyılda Montaigne´ in biraz daha safça bir tutumla ´´iki ayrı bedende tek bir ruh´´ olarak nitelediği dostluk anlayışındaki mutlak özdeşleşme duygusunu eleştirir. Modern zamanlara gelindiğinde ise dosluk artık iyice kişisel hayata ait bir unsur haline gelmiştir, yani tamamen bireysel seçimin sınırları içindedir. Bu noktada, dostluk kişisel ahlakla birlikte ele alınır. Bir insanı her türlü özçıkar düşüncesinden bağımsız bir biçimde sırf kendi için sevmenin mümkün olup olmadığı tartışılır. Çatışan talepler, arzular ve çıkarlar dostluğu ne derece engeller ve bir denge kurulması mümkün müdür, sorularına cevap aranır. Dostluğun insani bir olanak olup olmadığı ve dostla özdeşleşme ya da farklılıklara yer bırakmanın mümkün olup olmadığı soruları cevaplandırmaya çalışılır.
Dostluk umutsuz bir dünyada bir umut ışığıdır ve emek ister. Bireyciliğin yaygınlaştığı, bireysel çıkarların insani yanımızın çürümesini istemiyorsak, dostluğa düşünerek sahip çıkmalı onu basitleştirmekten kaçınmalıyız. Çünkü içimizdeki ´´yaşama sevinci´´ diğer insanlara hissettiklerimizle azalır ya da çoğalır...

Okuyucu Yorumları